07 Ekim 2014

[Once Upon a Time: S4E1-2.]

once upon a time!

ay seni ne kadar çok özlemişm anlatamam yaaaa!

regina'nın kalp kırıklığı içimizi yakıp geçse de, elsa ve anna'nın hikayesinin baya güzel adapte olacağını hissettim bak buraya yazıyorum. anna'nın kayınpederi kim aceba diye şimdiden senaryolar düşünülmeye başlansın, daha çoooook aile ağacı değiştirecek bu dizi bize bence.

uzun uzun karakterleri yazmaya niyetim yok. ama regina'nın yeniden kötülüğe geçişi baya çılgın bir şekilde oluyor doğrusu. kitabın yazarı kim allaasen böyle kafalara bu yazarlar nasıl ulaşıyor aklım almıyor! bravo bravo bravo! regina'nın geri dönüş yapıp yine charming'lere sarması yakışık almazdı zati.

bu noktada ikinci bölüm yorumlarıma geçiş yapıyorum.

anacığım elsa, sen nasıl ortada bir karaktersin hayret doğrusu? hani iyi bir insansın orasını biliyoruz, kız kardeşini de arıyorsun atarlar yapıp ama ne bileyim, çok güçlü başlayıp emma için ağlayıp sızlayan kıza dönmeni pek sevmedim. neyse.

anna'nın charming'le olan olayları bence çok şekerdi. hayatımıza gelip geçen insanların bizi kısa sürede bambaşka bir insan yapacak kadar değiştirmesini her zaman hayret ve gizli bir kabullenme ile izlemişimdir zaten. ne kadar doğru bir tespitti o öyle a dostlar.

bu bölümde rumpel cephesi biraz durgundu, regina'dan çok havadis alamadık ve mevzumuz snow the mayor ile geçti. doğrusu o direk devrilmişken size yakıt da yetmez snow'cuğum ama yine de post bebek krizin çok şekerdi. gerçekten de sen cidden doğum yaptın, çekimlerle nasıl gidiyor acep annelik?

bir başka yorum ise henry'nin kocaman bir adam olmuş olması. zaman ne kadar da çabuk geçiyor hayret ediyorum! hazırladığın şarap dvd sepetine kurban olsunlar senin. cağnımsın henry.

ay şu anna'nın bulunması umarım bin yüz bölüm sürmez de bir an önce karakterler yerine oturur, geriye geçmiş anıları izlemek kalır.

tabii ki beni en çok güldüren/şaşırtan/mutlu eden sahnenin yorumunu en sona bıraktım! diziye Elizabeth Mitchell gelmiş a dostlar! evet kendisi revolution'ın rachel matheson'ı. kendisi enteresan sayko tipleri canlandırarak ekranda yerini aldıydı. şimdi bu sefer elsa gibi kar buz kuvvetine sahip birini canlandırıyor. ama beni mest eden detay o değildi. malumunuz tüm kasabada elektrik kesildiydi bu bölüm. bu kadın da dondurmacı rolünde. işte efenim grumpy gelip umarım elektrik kesintisi size zarar vermemiştir dedi ya, anam dizlerime vurarak güldüm, çok hoşuma gitti! kadın elektrik kesintisi üzerine iki sezonluk dizide oynadı ve dizide kendisine söylenen ilk cümle bu oldu ya, daha ölsem de gam yemem! işte aradığım cross over referanslar bunlar bebeyim! adamsınız senaristler! canımsınız senaristler!

kristoff ve charming'in nasıl tanıştığı, anna'nın kayınpederi, elizabeth'in olayları, regina'nın çabaları filan derken bu sezon beni baya baya meraklandırıyor.

yeni sezonumuz hayırlı olsun!