Once Upon a Time etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Once Upon a Time etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Eylül 2018

[Once Upon a Time: Post Season 7.]

eveeet, efendim en sonunda bu yazının da vakti gelip çatmış ve once upon a time ekran ömrünün sonuna gelmişti. sezonlar boyu üşenmeden sıkılmadan ve dahi bıkmadan takip ettiğim bu dizi, yedinci sezonu itibariyle içimi bayan tüm karakterlerinden kurtulmuş ve yıllar sonrasında yetişkin henry ile tekrar geri dönüş yapmıştı. başlarda cinderella ve minik çocuğu alık halleriyle beni tüketmiş olsalar da en sonunda diğer tüm karakterler ile birlikte herkesin her mevzuya uyanması ve tüm ana karakterlerin geri dönüşü ile birlikte güzel bir final en sonunda yapıldı.

ben şahsım adına bu diziyi izlerken, tek dileğim regina'nın mutlu sonunu görmekti. dizinin en başında başladığı kötü kalpli kraliçeden çoluğu çocuğunun peşinde koşan, aşklarını yitiren, dostluklar kazanan, ulen kendi kötü versiyonunun kalbindeki karanlığı kendi kalbiyle bölüştüren bir insan olarak bu kadın artık mutlu sona ulaşamazsa bu diziye hakkımı helal etmiyorum diyordum. ne yalan söyleyeyim, artık robin mi olurdu, yoksam o büyücü abiyle mi bir araya gelirlerdi hiç emin değildim ama gerçekten mutlu son sırası regina'daydı.

rumple'ın belle ile kavuşmaları, hook ve kayıp kızının hikayeleri, zelena'nın yeni evlilik macerası, henry ve jacinda'nın kavuşması, efenime söyliyim victoria ve ivy'nin ana kız dramları iyi güzel bağlandı ama tabii ki yuvarlanarak regina'yı anlatmak için buradayım. söylemeye gerek yok ama bundan sonrası ciddi ciddi spoiler içeriyor, savulun!

mevzuların en sonunda regina tüm realm'leri minnoş storybroke'a getirdi ve herkes mutlu mesut yaşamaya devam etti. peki regina'ya ne oldu? efendim, kendisini bütüüüüüüüün realm'lerin kraliçesi ilan ettiler. üstelik 'the good queen' olarak. zırıl zırıl gözyaşlarım ve en sonunda herkes tarafından kabul edilmiş, güvenilen, simsiyah kostümlerden kurtulan (ki kendisine çok yakışıyordu ama) regina'cığım sevgi karşılığını gördü, onu karşısında görenler yolunu değiştirmedi. tıpkı yüzüklerin efendisi'nin son sahnesindeki gibi charmingler ile birlikte herkes önünde eğildi ve sevgi kazandı.

bu yazının sonuna gelirken regina'yı canlandıran lana parrilla'dan da bahsetmeden olmaz tabii ki. regina'yı normal, evil queen'i derinden sesiyle oynayarak kendi sesiyle birle oyunculuğuna yön veren, bu kostümleri inanılmaz güzellikte taşıyan, yavaş yavaş törpülenen ve yumuşayan karakterine paralel bakışlarını ve hal tavrını değiştiren lana'ya da koccaman bir alkış ve bin teşekkür yollamayı bir borç bilirim. helal olsun sana lana, bundan böyle hep takibimdesin, neyin parçası olursan ol seni izleyeceğim ve verebildiğim desteği vereceğim.

long live the queen, all hail before regina the good queen!

15 Mart 2016

[Once Upon a Time S5E1-13.]

bu diziyi halen heyecanla takip edenlerden olarak, bu sezona ilk yorumum şu: how about no.

açıkçası emma'nın dark one olacağını duyduğum ilk an -hatta bu haberin yavaş yavaş kurulduğu o ilk çıtırdama anında- gıcık olmuştum. çünkü bu gözler ne dark ones gördü! dark willow'lar geçti hey gidi, cordelia'lar otelleri salladı, ne prue'lar öldü, ne source'lar yok edildi. sen kimsin bre emma swan diye sormak istiyor insan.

ama diziyi sezonlardır heyecanla takip eden bünyem, yine iç huzurunu sağladı. dark one'ın karanlık bir tane icraatini bile görmemek bir yana, herşeyleri aşk için yapmış olması gerçeği ile böööyle kalakaldık. aşk bu hareketleri çabaları hak etmiyor mu? tabii ki aşk herşeyi hak ediyor ama yine de bir hikaye kuruyorsan, devamını da getireceksin. getirmelisin ey sevgili senarist.

neyse efenim getirir gibi olduk olmasına, çünkü en nihayetinde snow charming'lerin kızı, öyle değil mi?

bu süreç içerisinde en büyük seyirci destekçisi tabii ki regina'ydı. charming'lere attığı kendinize gelin lan bakışları ve of yine mi bu bok işlerle uğraşacağız tripleri arasında, regina'nın oğlunu önemseyen iyi bir anne olmanın ötesinde, iyi bir arkadaş olmasını izlemek çok keyifli. her diziye de bir realist bir aklı başında lazım vallahi.

şimdi gelelim arthur olaylarına. doğrusu biraz bozuldum. çünkü ben yıllardır arthur hikayesini takip eder, arthur'u çok sever, lancelot'a gıcıklık/sevgi arasında bir yerde durur ve merlin'e çok çok çok saygı duyarım. merlin ağacın içinde kaldı kalmasına ama arthur neden sayko bir krala dönüştü, soruyorum size ey senaristler? bu plot twist hiç iyi olmadı şahsım adına. tamam, nimue açılımını dark one'la bağladınız orası güzeldi ama yani yine de arthur'un dünya çirkefi olması beni hakkaten sinirlendirdi. ama tabii ki bunları da aştık, çünkü once upon a time'ın her dünyayı birbirine bağlayan bir dizi olması karşısında kendi beklentilerimi ve önyargılarımı geride bırakabiliyorum. ya bu dizi olmasaydı da masallar masal gibi kalsaydı, hayal gücümüz takılsaydı olduğu noktaya?

şimdi bu noktada dizinin ikinci yarısına geçiyorum. underworld.

hey gidi hey heeeey, hey gidi hey heeey! underworld'deyiz ve hades'in gerçekten mavi alevleri var! richard fish karşımda hades olarak duruyor ya, halen kendisini ciddiye alabilecek miyim emin değilim. ama paganini dinleyen bu hades'i sevdim ben.

konsept olarak yarım kalan işleri olan ruhların burada karşımıza çıkması da çok güzel bir fikir. hem cora'yı, hem anya'yı (hansel gratel cadısı ve buffy'deki xander'cığımızın anya'sı), hem de regina'nın babasını gördük. ve embrace yourselves! regina bir kez olsun purely mutlu oldu, her işi yolunda gitti. babasını çokçokçok güzel bir yere uğurladı, bravo vallahi. ilk challenge'ı aştık, ikinci challenge 1 hafta mutlu olan regina'nın mutluluğunu başına yıkmamak.

herkül konusuna gelince... bu da biraz üzdü beni açıkçası. zira herkül'ün snow'un eski aşkitosu olması konusu beni benden aldı. üstelik tutsak kızın meg olduğunu ben bile anlamadım ki ben hala i won't say i'm in love dinleyip, hercules izleyen biriyim. çok ezik görünüyor, yakıştıramadım. hele o herkülün çocukluğunda kalması hakkaten üzdü. çünkü gerçekten çok havalı birini göreceğimi sanmıştım -yani çocuk bekleneni vermedi evet görsel olarak- ama olmadı. karşımda bir teenage vardı, yazıklar olsun. neyse, yine de olimpos'u görmek çok hoştu. keşke zeus ve poseidon'u filan da görebilseydik. bence hikayeyi fazlasıyla kesmişler.

neyse efendim, böyleyken böyle. huzur ve mutlulukla yolumuza devam ediyoruz. senaryo yazarın kalemi kırıp atmasıyla tıpkı bizim gibi memnun kalmamış olacak ki, şimdi henry'nin üzerine oynuyorlar. hayırlara yazsın diyorum.

bekleyip, göreceğiz.

07 Mayıs 2015

[Once Upon a Time S4 Pre-E21.]

arada derede sıkışıp unutulup kalan ve karşıma göz kırparak çıkan once upon a time yorumlarımı da ekleyerek devam ediyorum:

"hızımı alamadığım şu dakikalarda bir de once upon a time'dan bahsedeyim size a dostlar. bu diziden bahsederken daha önce yarıda kalan live yorumlarımı ekleyip öyle devam edeceğim. zaten yazdığım yorumları inceliyorum da, o zamanki bölüm hangi bölümse artık, değişen bir şey olmamış.

kahır bela okuyarak yine bir bölümü daha açıyorum. allah cezanızı versin charming'ler. ulan sıçtınız batırdınız bu nedir ya? siz mıymış mıymış iyilik perilerini oynarken meğersem ne bok işler yapmışsınız lan! allah cezanızı versin! bu arada maleficent'ın yine sebepli kötü yanını göstermelerini çok sevdim. bravo doğrusu, bozmamışsınız.

bu arada ayrı bir not düşmem şart, emma dark willow'a dönüşmeye kalkarsa orta yerimden çatlarım. sen kiiim, the dark wicca of all times kim allaaasen emma? senaryo oraya doğru gidiyor, deli olacağım hissediyorum.

maleficeny baya cool yalnız. bence regina'yla kanka olsunlar.

oha! kadın çocuğunu kaybettikten sonraki hal değil mi bu! allah cezanızı versin lan charming'ler.

maleficent'ın sarışın olması ayrı bir film konusu olmalı bence.

regina'nın idolünün maleficent olması tontişliği."

[Once Upon a Time S4E21.]

yine regina'nın çilesi konulu bir bölümle beraberiz sayın seyirciler.

neyse ki dizinin en sevdiğim olayı yaşanacak ve bizi flashback'lerle sevindirecek. yey!

zelena'nın gözleri beni çok endişelendiriyor yahu, renki göz severim ama rebecca mader'ın göz rengi çok... garip.

bu writer'ı bir yerden tanıyorum da dur bakalım biraz daha düşüneyim imdb'ye bakmadan.

rumpel, regina'yı robin'le tehdit ettiğin an beni kaybettin bebişim. bu dev hamleyi yapmayaydın belki sendelediğinde senin için üzülürdüm.

tanrım...

maleficent kızıyla kavuşacak. tanrım... ay kurban olsunlar ya, nasıl da güzel bakıyor kadın ya, ay içimin yağları eridi şu an. ah keşke angelina'cığım da olabileydi bu filmde.

ay cora'nın geldiği her bölüm çok güzel oluyor. evil queen'in sesi için lana parrilla'yı yeniden tebrik ediyorum.

cora'nın regina'nın kalbini robin'le almaya çalışması. vay anasını. gecikmiş kadere gel.

zelena'ya neden gıcık olduğumu anladım. bu kadın ressssmen power rangers'taki katherine'in rita'nın büyü altındaki hali. resssmen onun gibi konuşuyor. ay tanrım bi insan bir insana bu kadar benzemez.

benim korkum şu: rumpel ölmeye filan kalkarsa, bu dark one olaylarının bir sonraki en karanlık kişiye geçmesi. yani rumpel'ın konuşmalarından böyle birşey olmayacağını anladık. ama yine de regina dark one olmaya koşarsa gerçekten orta yerimden çatlayarak ölürüm heralde.

şerifin bir yanı acayip benedict cumberbatch. çok enteresan.

tanrım diğer kitap ihtimali olayı nedir, regina'cığım yine karanlık köşelere mi çekilecek, nooluyor orada?

bu arada maleficent ve kızı çok benziyor, bravo casting ekibine.

lily sen de ananla konuşurken biraz edebini takın allah aşkına, koskoca maleficent var karşında yeminle boğucam seni şimdi.

lily bu atarın nedir allah aşkına, snaki ny'ta seni dünyanın en aydınlık günleri bekliyor da sen dünyaları kaçırıyorsun gibi gitmen nedir?

charming'ler allah aşkına şu kadına bir yardımcı olun elimde kalacaksınız yoksa!

ayyyy regina mürekkebe lily'nin kanını karıştıracak, ay tanrım bu bokluk maleficent'a dokunacak bir bokluğa sebep olursa gerçekten çok tatsız olur.

ayyyy cora'nın bulması, kıyafet filan, the alternatif kitap hikayesi bu kesin var yaaaa!

cora. no!

the alternatif kitaptaki öpüşme sahnesi başka bir adamla! ay deli olacağım şu an. yine bir mutsuzluk zinciri geliyor. robin hood kolay kolay teslim olur mu allah aşkına! yuh cora yuh, nasıl da manipüle etmişsin adamı, oysa elinde her güç var! ay yazıklar olsun, ay yazıklar olsun sana cora!

regina'nın çocuğu olması isteği nedir? hoppala yarim!

dizide kafası çalışan tek kişinin regina olması onu neden kötü yapıyor, deli olmamak elde değil.

anam lily ejderha oldu! yeminle this really happened.

e yani, anasının kızı en nihayetinde, şaşırmadım ama şaşırdım gibilerinden bir durum.

ay zelena'ya neler olacaaaak? bu dizi beni benden alıyor yauv, çok merak ediyorum çok merak ediyorum. dizinin bitmesine 3 bölüm kaldı, henüz kriz mriz yaşanmıyor, zaten emma'nın kıçı boklu çileleri pek de umrumda değil. bakalım bizi sonrasında neler bekliyor? bakalım yeni sezonda hangi hikayeler hikayemize dahil olacak? ay meraklar içindeyim.

ay anam targaryen burda olcaktı ki dizi tadından yenmeyecekti bu dizi.

bu barışma sahnesinin üzerine ejderhalar yaksın kıçınızı inşallaaaaah!

haydiiiii, lily'nin kanı iyiye dönüştüyse şimdi bu mürekkep olayı ne olacak? sıçtığımın boku, kesin ters tepecek, kesin mürekkep böyle birşeye izin vermeyecek? ay deli olacağım!

oha, regina'yı en zayıf yanından vuruyor şu an zelena. vay anasını! oha zelena regina'nın kızı olabilir mi? çüş. çüş. çüş. o kadar da değil yani..

ay inanmıyorum regina, bunu nasıl kendine yaptın? ay allah kahretsin ya, insanın kendine yapacağı kötülüğü başka kimse yapamazmış. hey gidiiii. ah regina ah! yapma be.

regina'nın yine doğruyu bulduğu bir an yaşanıyordu. hey gidi.

hahaha zelena çok dev bir yorum yaptı, bravo abc, gülümsettin.

NO.

OHA OHA OHA! haftaya sezon finali oluyor ve herşey tersine dönecek! resmen snow'u evil queen olarak görücez filan! ay tanrım regina nasıl olacak allah aşkına bir göstereydiniz ya! heyecandan ölücem şimdi!!!

04 Ocak 2015

[Once Upon a Time: S4E12.]

efendim yepyeni bir yıla ardarda gelecek yazılarla başlamanın vakti geldi de geçiyooor. en önce once upon a time ile başlayalım bakalım, haydi buyrun:

once upon a time yine dev bir sezon arası vererekten hepimizi fethetmeyi başlattı bence. herşey bir yana cruella devil, ursula ve maleficent'ı ekranda gösterdikten sonra benim hayal kırıklığına uğrama ihtimalim resmen sıfırın altına indi. yareppim ne büyük mutluluk tüm sevdiğimiz efsane kötüleri getirmeye başlamaları. ay lav abc, ay lav disney. zaten dalmaçyalıyı gördüğüm an uyandıydım ben bu duruma ama yine de karşımda görünceye kadar inananasım gelmemiş demek ki...

şimdi aklımda kaldığı kadarıyla son bölüm highlight'larından bahsedeceğim:

hey gidi rumpel ve belle. mevzuya en sondan başladım evet ama bence en can alıcı konsept buydu. belle gibi herşeyden habersiz mıymışık bir karakterin en sonunda uyanması beni baya şaşırttı. bravo doğrusu. güzel bir karakter gelişimine imza attınız. üstelik rumple'ın diğer kötü karakterleri bulmak yolundaki yolculuğuna da vesile oldun ya, valla çok teşekkür ederiz.

ikinci bir konu tabiikisi frozen ekibinden kurtulmamız. şimdi yanlış anlaşılmasın, ben bu ekibin varlığına gıcık değildim ama artık süreleri dolmuştu. güle güle gittiler iyi oldu. son dakkada o kapıdan geçme konusundan leap of faith'e de bravo. ben hiç anna'nın o topa gireceğini düşünmemiştim. neyse ki düğüne bağlandı mevzular. haydi hayırlı olsun.

şimdi son noktada tabii ki regina'dan bahsedeceğim. ya ağzınıza sıçayım sizin bu nedir ya, bu kadın bir kez mutlu olmayacak mıydı? vat dı fak iz dis şit? marian bayıldı, yine buzlar muzlar sardı saçlarını, hah bravo. tek çözüm herkesin defolup gitmesi değil mi? bezdim artık bezdim. bu kadın yardıra yardıra tüm kara büyüleri yapsın, şu mutluluğu yakalasın artık diye adak adayacak hale geldik.

efenim charmingler ne alemdeydi pek de dikkat etmedim, hook ve emma zaten beni pek ilgilendirmiyor. dolayısıyla bu önemsiz ayrıntılar hakkında yazmayacağım bile. ama overall şunu söyleyebiliriz ki dizim çok güzel bir kış arası yaptı, accayip tatlı bir yerde yepyeni kötülerin ipucunu vererek sezonu yarıladı ve tüm ekibi tertemiz bir hale getirerekten yeni maceralara hazırladı.

mart ayında görüşeceğiz a dostlar. till then, beware of the magic. uuuu.

14 Aralık 2014

[Once Upon a Time: S4E11.]

once upon a time izlemeyi çok seviyorum. bu dizi başladığı yerden bambaşka noktalara geldi, her sezonuyla beni şaşırttı güldürdü ve hatta ağlattı bile. o yüzden birazdan yazacaklarımı yazmadan önce bu bilgileri vermek istedim. hani sanki öncesi kötüymüş gibi anlaşılmasın diye. here we go: once upon a time'ın bu bölümü uzun süredir izlediğim en güzel bölümüydü a dostlar!

regina'nın çataaa diye evil queen kıyafeti geçmesi, emma'nın onu kızdırması ve neredeyse şeyinin şeyini göreyazması filan muhteşemdi. hele de regina ve snow'un kavgasına bayıldım! kurban olsunlar, çok özlemişiz masal dünyasını yauv! 

yareppim bu bölümün her bir anına ayrı ayrı bayıldım desem yalan olmaz. rumpel'ın çılgın planları, buzlar kraliçesinin çaldığı anılar, emma'nın çocukluğu, anna'nın şişedeki mesajı okuduğu an, charming'lerin bebişleri tehlikedeyken adeta shattered sight'tan kurtulayazmaları, herşey çok güzeldi her. şey!

uzun uzun herşeyi anlatmaya çalışmayacağım. anlatmak istediğim tek sahne var. 

buzlar kraliçesi, elizabeth mitchell.  self sacrifice noktasında beni benden aldınız. hele o müzik yok mu o müzik! adeta bir doctor who murray gold şarkısıymış gibi öldürdü beni. mahvetti. 

elsa, emma, anna hiç gözümde değildi o sahnede. sadece pure joy, pure fulfillment hafızamda kaldı. aaah ah, çok üzüldüm çok. içim parçalandı. bir yol bulmalıydınız, bir çözüm geliştirmeliydiniz. gitmeyecekti o kadın ya. çok kötü oldu. regina'nın dediği kadar var, kötüler iyileşse de mutlu sona erişemiyor işte of. çok daraldım çok.

bakalım yarın yayınlanacak bölümle birlikte araya giren once upon a time bizi nerede bırakacak? rumple'ın planları nereye gidecek? bir başka deyişle çanak çömlek patlayacak mı? heyecanla bekliyoruz seyirciler.

[Once Upon a Time: S4E10.]

eveeet, en son bir haftalık araya shattered sight bulutları storkbroke'a doğru gelirken girmiştik. bu bölümde ise once upon a time'da yeni bir büyü heyecanı vardı. ama bu seferki bir başkaydı. çünkkü insanlar karşısındakilerden değil kendilerinden korkmalardaydı. açıkçası kimse değil regina'nın sahnesi beni çok etkiledi.

robin'ciğime bakıp seni ezberlemeye çalışıyorum dedi regina. bana aşkla bakan gözlerini ezberlemeye çalışıyorum.

youv. bu kadarı yüreğime çok fazla geldi. allah aşkına give her a break ya senaristler. diren regina.

efendim, bölüm boyunca hazırlık aşamalarını gördük. regina henry'i aldı, korunacağı bir odaya kapattı. kendini vault'una kapattı kimseye zarar vermemek için, robin'ciğimi gördü. mıymış charming'ler kendilerini karakola kapattılar. veee emma elsa anna ve kristoff ortada kaldı. kristoff da kendini kelepçeledi bu arada. ama kendisi o kadar tipitoş harika bir insan ki, shattered sight hali bile minnoşlukta komikklikte bir dünya markasıydı doğrusu. kalp kristoff kalp!

aslında bu bölümün esas hikayesi anne ve kristof'tu a dostlar. öyle bir çift düşünün ki aşkta charminglerden filan üstün olsunlar, sempatiklik ve komiklikte ise dünya şampiyonu. valla işte bu çifti öylesine seviyorum. sandığın içinde denize atılınca bile harikalardı. bravo bravo bravo.

şimdi bölüm hakkındaki bir numaralı yorumuma geleyim. ya siz hangi akla hizmet elsa'nın kardeşinden vazgeçip tanımadığı etmediği sallamadığı bir kasabayı kurtarmaya çalışacağını düşündünüz, bana bir anlatın hele. tabii ki o kolyeyi vermeyecekti. tabii ki!

nitekim tüm bu olaylara değdi ve bence müthiş bir kavuşma sahnesiyle bu elsa anna kardeşler buluştular. çok mutlu oldum çok. beni tek üzen kısım the şişedeki mesajı görmedi kimse ama sonradan yazdığım bu yazı vasıtasıyla söyleyebilirim ki o şişe bulunuyooooor!

neyse efenim bu haftalık bu kadar. bir sonraki bölümün muhteşemliğini anlattığım yazıda görüşmek üzere.

[Once Upon a Time: S4E8-9.]

haydi bakalııım rumpel yapmak istediğini nasıl yapacak bunu öğrenecek miyiz? aynanın olayı çözülecek mi? charming'lerin aile krizi bizi nereye götürecek? beni oldukça heyecanlandıran birşey oldu ve ouat'ın iki bölümü aynı anda yayınlandı! bu arada merak etmiyorum sanmayın, en çok da regina ve robin'in mutluluğunu merak ediyorum. inşallah şu ezik marianne'i unuturlar da mutluluklara yelkenler açarlaaaar.

evet live commentary'im ile yine ekran başındayım sayın seyirciler.

ya bu arada şu gudubet mavi şey merlin'in zımbırtısı değil mi? öyle bir merak içinde bıraktılar ki cidden bildiğimden şaşmış vaziyetteyim sayın seyirciler.

elizabeth mitchell harika bir casting ya, öyle yakışmış ki! zaten revolution'da kadının bu soğuk hallerine bayılıyordum, şimdi iyice mutluyum çünkü bildiğin karlar kraliçesi kadın yauv! bravo casting ekibi, bravo!

kadının bu hali bana illyria'yı anımsatıyor. ordinary derken sanki unimpressive demiş gibi hissettim.

ay inanamıyorum ya, emma'ya inanamıyorum. hem enchanted forest büyülei kendisinde, hem kar buz güçleri kendisinde, hay ağzına sıçayım emma, ne minnetsiz kontrolsüz bir karı çıktın sen başımıza ya.

charming'lerde az bok değil, utanmazlar. tipitoş tipitoş takılırlarken herşey iyiydi, bir kere şu kadının yanında olacaktınız, onda da sıçtınız. sizin de kafanıza sıçayım.

ay abc'nin tipitoş "best sleep" hamlelerine gel yaaa

en tatlı çift maşallah, şükür şu kadın bir gün mutluluk yüzü gördü.

galiba robin angel'daki tontiş çocuğa benziyor. adını anımsamıyorum ama bulup yazacağım. veyt for it çocuklar.

ah kıyamam ya, vicdan yapmış vaziyette regina. cidden mutsuzum şu an.

who the fuck is the writer AMK?

peki regina'nın simsiyah bir aynası olması ve iyi olmaya, mutlu sona kavuşmaya çalışması ve karlar kraliçesinin bembeyaz aynası ile ortalığın ağzına sıçması sorunsalı.

allah aşkına şu mutlu sahnelerin içine sıçmayın charming ailesi. hey hoy yardıma ihtiyacımız var diye regina'yı arayacaksınız gibime geliyor fikirsizler ekibi.

elsa ve kraliçenin saçları cidden böyle soğuk görünüyor mu, yoksa saçlara ayrıca birşeyler yapıyorlar mı? baya güzel görünüyor saçları, umarım birşey yapıyorlardır.

ay keşke rumpel'ın dükkanında the phantom of the opera'daki maymun müzik kutusunu göreydik, çok tatlı olmaz mıydıııı?

gold'un da bu evle ilgili dev bir olay var kesin de haydi neyse.

elsa allah cezanı versin! bu kadar olmaz ya, post frozen evresinde nasıl böyle davranabilirsin aklım almıyor. oh çok şükür, askerlerin duyması içinmiş, oh! yoksa inancım bitecekti yeminle. aferim yazarlar disney hikayesinin içine sıçmadınız. aferim.

ay herkesin bir durgunluk dalgasına girmesi. öf. kafayı çalıştırın ya, bunu kim yapabilir, tabii ki tek kişi var o kasabada. rumpel bebişler rumpel. hu huuuu!

kostümler çok iyi. daha doğrusu kraliçe'nin kostümü çok iyi.

of o vazo kesin sahte çıkacak ya. of of of.

e yani, elsa'nın emma'nın peşinden koşacağı belliydi ya. bu kadar olaydan sonra kıçının üstünde oturacak hali yoktu ya.

anna'nın hali tavrı aynı willow yareppim. gerilince she babbles. ay çok hoşuma gitti bu hal ya, zati ayrıca buffy izlemeyi de özlediğimi fark ettim.

hahahahahhaahha snow queen'de çok iyi bir sense of humour var. bravo!

ahahahahhahhahahahhah!! regina bebeyimsin ya! işte aradığım voice of reason burda, tüm lafları çakıyor. oh ya oh! wicked witch lafını da soktu şu an mest olmuş vaziyetteyim! oh! knock some sense into them! allah aşkına knock some sense. ay charming sen laf çakacak durumda değilsin allahın belası. kızın kendisinin bir parçasından vazgeçmek üzere, hala çay kahve içiyorsunuz. allah belanızı versin. bravo regina. hatasını da kabul eden makul bir karakter. şükür kavuşturana. şükür ya. adamsın regina! adamsın!

ayyyy elsa da ortamlara akıyor üç kardeş buluşacaklar yeminle.

efendim bu noktadan sonra live yorumlarım sona eriyor, haftalar sonrasında aklımda kalan bilgilerle dolduracağım bu sayfayı.

efenim herkes emma'nın peşine düştü, vay se bizim kızımızsın, güçlerini bırakma seni böyle de seviyoruz diye. tabii ki bu aklı onlara regina verdi dizideki tek voice of reason olaraktan. uzuuuun lafın kısası elsa emma'nın yanına yetişti, güçlerinden vazgeçmekten vazgeçirdi. bu ikili kanka alemlerine uzun yolculuklarında yürüyedursunlar, rumpel'ın hayalleri suya düştü tabii a dostlar. ama açıkçası üzüldüm mü? hayır. çünkü bizi bekleyen daha güzel olaylar var. bir haftalık aradan sonra yepyeni bir büyü bulutyla storybroke'a geri döneceğiz. bekle bizi karlar kraliçesi, bir sonraki yazıda buluşmamız çok yakın!

09 Kasım 2014

[Once Upon a Time: S4E3-6.]

heyecanla beklediğim sezonun geri kalanıyla ilgili yorumlarım geliyor a dostlar. tabi bu yorumlar birkaç hafta geriden geldiği için sıcağı sıcağına olamayacak ve bazı ayrıntılar unutulacak ama olsun, once upon a time'ın yeri bende ayrı olduğundan, elbet başka bölümlerde telafi ederim. 

efenim son bıraktığım noktadan bu yana robin'in karısının buz büyüleri cartacurtuyla ölümlerden ölüm beğendi. olacak iş mi diye sordum tabi, hiç durur muyum? olacak iş mi yani regina aşık olduğu adamın karısını iyileştirmek için uğraşıp duruyor olması! olacak iş değil. üstelik öyle bir durum ki resmen onu kurtarmak için marian'ın kalbini aldı filan. öyle de bir güven ilişkisi var robin'le arasında. ah canım benim, regina diren. cidden diren. iyileştirmek istemiyorsun diye düşünmesin diye az kıvranmadın çözüm bulamadığını söylemek için. of. regina mutlu olsun diyenler derneği onursal başkanıyım ya.

geri kalan bölümlerde hook'un elini melini gördük. çok da heyecanlı bir bölüm değildi aslında ama insanın kolayca yaptığı kötülüklere bahane bulmasının ne kadar kolay olduğunu, suçlayabilecek birşey bulduğumuzda hiç kaçırmadığımızı gösteren net bir senaryoydu. bravo.

rumpel cephesinde merlin'in şapkası temalı olaylar gerçekleşti. yine uzun uzun anlatmayacağım bir silsile ama doğrusu emma, snow queen ve rumpel arasındaki olaylar çözüldükçe şaşırıp daha da merakla dolacağımı hissediyorum. cheers! 

snow ve ailesi konusunda çok yorum yapamayacağım yine. bebişleri, başkanlığı filan ay valla bu aile çok bayık her zamanki gibi. ama emma'nın date'i sonrasında darlayan soruları ile beni baya gülümsettiler, bravo! çok doğal bir sahne olmuş doğrusu. 

beni esas şaşırtan olay belle'in geçmişi oldu. yollarının anna ile karşılaşması bir yana, cidden taş peşinde koşup birinin neredeyse ölümüne sebep olması baya şaşırttı. yuh lan. belle, pull your shit together. bu arada o aynaya bayıldım, cidden doğruları söyleyen bu ayna muhteşem. karşısında emma'nın çıkmasını heyecanla bekliyorum. 

tüm bu kesik paragraflardan anlaşılacağı üzere aslında geçtiğimiz dört bölüm dev olayları patlatıp hepimizi şoka sokmak amacıyla değil de, sezonu kurmak amacıyla yazılmış bölümler, bunu görüyoruz. sezon kurulurken bölümler yavaş geçse de, devamını heyecanla bekliyorum çünkü geçen sezonlarda beni hiç yanıltmayan senarist ekibi eminim en güzel şekilde birkaç dünyayı birbirine bağlayıp yine tadı damağımızda kalacak harika bir sezon yaşatacaklar bize. 

keep up good work çocuklar, yarın görüşmek dileğiyle.  

07 Ekim 2014

[Once Upon a Time: S4E1-2.]

once upon a time!

ay seni ne kadar çok özlemişm anlatamam yaaaa!

regina'nın kalp kırıklığı içimizi yakıp geçse de, elsa ve anna'nın hikayesinin baya güzel adapte olacağını hissettim bak buraya yazıyorum. anna'nın kayınpederi kim aceba diye şimdiden senaryolar düşünülmeye başlansın, daha çoooook aile ağacı değiştirecek bu dizi bize bence.

uzun uzun karakterleri yazmaya niyetim yok. ama regina'nın yeniden kötülüğe geçişi baya çılgın bir şekilde oluyor doğrusu. kitabın yazarı kim allaasen böyle kafalara bu yazarlar nasıl ulaşıyor aklım almıyor! bravo bravo bravo! regina'nın geri dönüş yapıp yine charming'lere sarması yakışık almazdı zati.

bu noktada ikinci bölüm yorumlarıma geçiş yapıyorum.

anacığım elsa, sen nasıl ortada bir karaktersin hayret doğrusu? hani iyi bir insansın orasını biliyoruz, kız kardeşini de arıyorsun atarlar yapıp ama ne bileyim, çok güçlü başlayıp emma için ağlayıp sızlayan kıza dönmeni pek sevmedim. neyse.

anna'nın charming'le olan olayları bence çok şekerdi. hayatımıza gelip geçen insanların bizi kısa sürede bambaşka bir insan yapacak kadar değiştirmesini her zaman hayret ve gizli bir kabullenme ile izlemişimdir zaten. ne kadar doğru bir tespitti o öyle a dostlar.

bu bölümde rumpel cephesi biraz durgundu, regina'dan çok havadis alamadık ve mevzumuz snow the mayor ile geçti. doğrusu o direk devrilmişken size yakıt da yetmez snow'cuğum ama yine de post bebek krizin çok şekerdi. gerçekten de sen cidden doğum yaptın, çekimlerle nasıl gidiyor acep annelik?

bir başka yorum ise henry'nin kocaman bir adam olmuş olması. zaman ne kadar da çabuk geçiyor hayret ediyorum! hazırladığın şarap dvd sepetine kurban olsunlar senin. cağnımsın henry.

ay şu anna'nın bulunması umarım bin yüz bölüm sürmez de bir an önce karakterler yerine oturur, geriye geçmiş anıları izlemek kalır.

tabii ki beni en çok güldüren/şaşırtan/mutlu eden sahnenin yorumunu en sona bıraktım! diziye Elizabeth Mitchell gelmiş a dostlar! evet kendisi revolution'ın rachel matheson'ı. kendisi enteresan sayko tipleri canlandırarak ekranda yerini aldıydı. şimdi bu sefer elsa gibi kar buz kuvvetine sahip birini canlandırıyor. ama beni mest eden detay o değildi. malumunuz tüm kasabada elektrik kesildiydi bu bölüm. bu kadın da dondurmacı rolünde. işte efenim grumpy gelip umarım elektrik kesintisi size zarar vermemiştir dedi ya, anam dizlerime vurarak güldüm, çok hoşuma gitti! kadın elektrik kesintisi üzerine iki sezonluk dizide oynadı ve dizide kendisine söylenen ilk cümle bu oldu ya, daha ölsem de gam yemem! işte aradığım cross over referanslar bunlar bebeyim! adamsınız senaristler! canımsınız senaristler!

kristoff ve charming'in nasıl tanıştığı, anna'nın kayınpederi, elizabeth'in olayları, regina'nın çabaları filan derken bu sezon beni baya baya meraklandırıyor.

yeni sezonumuz hayırlı olsun!

12 Mayıs 2014

[Once Upon a Time: S3E21-22 a.k.a. Season Finale]

hayır ya hayır kesinlikle ka bul etmiyorum bu olanları! o kadar sinirliyim, o kadar doluyum ki aklımdan geçen kelimelere ellerimin hızı yetmiyor! bu kadar aleni, bu kadar bile biLe lades, bu kadar pisi pisine olabilemez yani şu durum! ya allah kahretsin çok mutsuzum şu an ya çook!

neden mi bahsediyorum a dostlar? tabii ki once upon a time'ın sezon finalinden bahsediyorum. tabii ki beni mutsuz eden olan son 3 dakikada gerçekleşti. zaten bir süredir beni mutsuz eden dizilerim hep son dakikalarında patlatıyorlar olayları. ama yine de o ana gelmeden, belki biraz da hızımı alırım umuduyla, tüm bölüm hakkında yorumlarımı yapmayı bir borç bilirim.

tabii ki tüm eleştiri ve nefret oklarımı en önce emma'ya yönelteceğim. ya kadın, sen 2 sezondur, artık diyelim ki 2 yıldır bu maceranın içindesin. ya sen gerçek hayatta yaşayıp masal dünyasına dahil oluyorsun. ya hala anlamıyor musun ki, sihrin mihrin yokken geçmişe gitmek bi boka yaramaz? ya sen ne kafalar yaşıyorsun be kadın? geçmişi değiştirmenin sonuçları oılabileceğini hiç mrü hayatında duymadın mı gerçekten? soruyorum sana emma allah seni kahretsin, soruyorum hiç mi duymadın. ama yooooook, emma paşa hazretleri her boka bodoslama daldığı gibi yine bu işe de bodoslama adaldı ve haydi bakalım, büyük ışıklar saçan portala girivereyim dedi. babası telefonu zıngıl zıngıl arıyormuş, peeeeh hiç umrunda değil, nasılsa ms. her boku ben bilirim kendisi. nasılsa yanı başında süründürdüğü hook onu takip eder değil mi emma? kadir kıymet bilmeyen karı sen beni bir gün öldüreceksin bak buraya yazıyorum!

efendim neler oldu? tabii ki emma önden hook arkasından portal'a girdiler. vallahi buraları uzun uzun yazamayacağım. ama overall, emma anne ve babasının ilk tanışma anlarını mahvetti. sonrasında da tabii ki varolabilmek için bu boku düzeltmeye karar verdi rumpel'dan yardım istedi. emma'nın regina'yı evil queen olarak gördüğü anda içimin yağları erimedi desem yalan olur. öyle langır lungur konuşuyor regina'ya karşı, biraz ayağını denk alır belki diye düşündüm. oh çok iyi olur. ama aldı mı? nerde emma'da o akıl a dostlar nerdeee? neyse efendim rumpel'ın yardımıyla filan fıstık derken, tabii ki puppy love charming ve snow aşklarının başlangıcını yaşadılar. emma duygulandı filan bi olaylar oldu. velhasılı kelam günümüze dönmeyi başardılar. tam günümüze dönecekleri anda hook bak emma sihrini geri adın derken valla bir an için ayağında kırmızı rugan ayakkabıları göreceğiz sandım bu kadar çok there's no place like home geyiğinden sonra ama olmadı. bence o sahneye yakışanı true love's kiss ile emma'nın üzerine yapılan büyüyü geri çevirmesiydi ama yapmadılar. neyse dedim, önemli değil. bu mıymış karı günümüze daha fazla sıçıp batırmadan dönsün, başka birşey istemem. günümüze döndüğümüzde ise rumpel belle ile evlendi, yeni doğan charming oğlanının adını neal olarak açıkladılar filan böyle bir sevgi pıtırcıklığı modu yürüdü gitti. neal göndermelerini ekstra bayık bulduğumu söylemeden edemeyeceğim. vallahi o hikaye örgüsü hiç umrumda değildi benim. zaten bir noktada neal'ın ölüp, emma'nın hook'a yön alacağını tahmin ediyordum. neyse efendim, tüm bu dediğim sevgi pıtırcıkları yaşandı filan.

tüm bu esnada ben ne yapıyordum peki? tabii ki emma ve hook'un büyük fuck up'ının ne derece büyük olacağını düşünüp kafayı yemekle meşguldüm! ya geçmişte ölmesi gerek bir kadını kurtarıp, geçmişte sıkıntı yaratmasın diye geleceğe getirmek ne demek ya allahın cezaları? hadi emma bi sikim anlamamış şu geçen iki yılda ve bilimum büyü macerasında, ama sen de mi gerizekalısın hook allah aşkına! senin de mi beynin iki gram basmıyor ya bu nedir? orada öldürecektiniz o kızı yani bu kadar zor mu? ay emma sana zamanı değiştirme diyoruz sen geleceğe birini getiriyorsun, sen anandan da gerizekalısın yemin ederim! hayır bir de kız ailesinden anasından babasından filan bahsediyor. yani senaristlere de aşkolsun, hep aile aile geyiği yaptını, kadın çocuğundan ve kocasından hiç bahsetmedi bu nedir allah aşkına ya deliricem! ben sanıyordum ki bu kız bir büyücü çıkar da bizimkilerin başına yeni işler açar. sonuçta öteki sezon içinde kötü bir karakter lazım öyle değil mi? regina mutluluğu buldu, wicked öldü, bir kötü lazım öyle değil mi? bu arada rumpel da belle'den wicked'ı öldürdüğünü saklamayı başardı ama bence bu bok yine başına sarılacak onun ama haydi hayırlısı, artık öteki sezon göreceğiz. yani artık dizinin son 3 dakikasına girdiğimizde her bokun içine sıçacağınızı nasıl tahmin edebilirdim? dediğim gib bir bokluk bekliyordum bu kadar mutluluk üzerine ama, yani tanıklık ettiğimiz olay beni bayılttı. cidden. kanepeye iki seksen serildim olanları görünce. 

aaa peki emma gerizekalısı ne yapıyordu o ana kadar? binbir dorothy referansı, disney referansı ve dahi  geleceğe dönüş referansından sonra hook'la sohbet muhabbetlere oturan emma, hook'un onun için en kıymetli jolly roger'ını verdiğini öğrendikten sonra hele şükür ve hatta şükürler şükür hook'u öptü. direne direne kazandın be hook, direne direne yemin ederim! ne kıymetliymiş dudağın emma, adamı 40 bölüm süründürdün be allah seni kahretsin! adam daha ne yapsın diye sormuyorum soramıyorum çünkü senin için yapmadığı bok kalmadı. ve en nihayetinde emma anasının babasının yanında, bi elinde oğlu, dudağında sevgilisi hook, storybroke'ta yerleşmeye karar verdi. ama yok emma, bence sen nyc'e git orada takıl. tek başına otur. henry ev bakıyor, sen hala new york'tan filan bahsediyordun hani bölümün başına? ay hiç olmaz olaydı da tüm bunlar sen gidip orada oturaydın tek başına allahın cezası!

son sahnede ne oldu? daha doğrusu son iki sahne hakkında konuşmak lazım. ilki beni zıvanadan çıkaran durum tabii ki. emma, geleceğe beraberinde getirdiğpi kızı tabii ki granny's e getirmekte bir sorun görmedi. ne yani, masal diyarından gelen bir kız illa da bu insanları tanıyacak değil ya? sanki dizimiz ufak tesadüfler, pıtırcık aşk anları ve binbir rastlantıdan oluşmuyormuş gibi, o kızı oraya getirdi. kız regina'yı gördü korktu. emma da hemen kendisi st. emma olduğu için hemen ipleri eline aldı ve regina ile kızı tanıştırıp, kızın yüreğine su serpmeye karar verdi. hay senin yüreğine ineydi de gelmeyeydin be kadın! of. regina'nın karşısında çıkan kızı gören hook demesin mi marian diye! ya robin'in ölmüş olması gereken karısını çekip getirmişsin emma ya! ya ben sana ne diyim ya? ya ben sana ne yazayım da hıncımı alayım senden ya? 3 sezondur mutsuz olan regina, kötülükten iyi olmaya karar vermiş regina, oğlu için mücadele eden regina, oğlu için oğlunu kaybeden regina, herkesin götünü kurtarmak için tek sevdiği şeyi yıllar önce yaptığı curse'ün bedeli olarak feda eden regina, yapayalnız regina, sana büyüyü öğreten regina, ya senin oğlun henry'i pan'ın elinden kurtarmak için kıçını yırtan, tüm milleti kendine getiren, sürekli wicked tarafından duvardan duvara vurulan regina, senin fikirsiz ananın gerçek aşkının ölümüne sebep olunan regina, kalbi yeniden kırılır diye meant to be aşkının yanına gitmeye cesareti bile olmayan regina. ya bu kadın toplam 4 bölüm mutluluk yüzü gördü. daha 2 bölüm önce oğlu kendisini yeniden tanıdı.kadın daha kalbini yeni kazandı ya. ama sen ne yaptın emma? tek bir kahramanlık hareketi havan cıvan yüzünden bu kadının mutluluğunu elinden toplam 3 saniyede aldın ya? delireceğim ya! robin'e aşk olsun, karısını gördü hemen regina'ya sırtını çevirir gibi oldu ama devamını sanıyorum dördüncü sezonda göreceğiz. umarım kaldığı andan devam eder de, 3-5 ay sonrasında regina'nın yine yapayalnız hallerine tanıklık etmeyiz bu arada. ya emma sen ne yaptın ya?! hala i didn't know diyorsun elime boğuvericem seni huzura ericem. ben bu kadar delirdiysem bu kadın ne yapsın allahın cezası? 

yemin ederim eğer büyü gücüm olsaydı ellerimin ucundan çıkan alevlerde seni geberticektim şu an ya. yani bu kadar çaba, bu kadar fedakarlık üzerine mutlu olmayı hak eden karakteri yine mutsuz ettiniz ya, nerede bu masalın happily lived ever after ending'i ya, of! ya utanmadan bir de i didn't know dedin ya, bak düşündükçe kan beynime sıçrıyor. annenle aynısın işte. aynısın. ve bu kadın bu noktadan sonra delirim hepinizin ağzına sıçsa evde mısır patlatır, bira içerek izlerim artık hiç de umrumda olmazsınız. bu kadar olmaz ya, bu kadar olmaz. benim bu durumu sindirmem değil öbür sezonun başlangıcına, galiba dizinin final yapacağı (ve hiç yapmasını istemediğim, inşallah gelecekte 2817564 yıl sonra filan olur o final) ana kadar gerçekleşmez.

tabii efendim ben bu sahnede krizler geçirdikten sonra son sahne acayip hafif kaldı benim gözümde. regina umarım başka bir boklar daha getirmemişssindir dedikten sonra tabii ki esas suç mahaline dönd kameramız. ne bekliyorduk ki zaten başka? portal kapandığına göre ve herkes storybroke'ta olduğuna göre elbet birinin buraya gelip yeni kötü olması gerekiyor öyle değil mi? işte o kişiyi de karlar kraliçesi yaptılar diye düşündüm ben buz temasını görünce. ama esas şok edici olay once upon a time'ın kanalı abc'nin disney kanalı olması sebebiyle (aslında sonuç bu da başka bir açıklaması olabilir tabii, artık ortağı mı sahibi mi yönetici mi şubesi mi bilemeyeceğim. ama zaten böyle bir bağı dizinin ilk sahnesinde gösterilen mickey mouse oyuncağından anladık. üstelik disney'in star wars'un sahibi lucasfilm'i alması ile tüm internet alemi sallandığından, princess leia referansı yapılması şahsımı pek şaşırtmadı) disney'in son dönemdeki en popüler yapımını once upon a time'a dahil etmesi oldu. valla ben çocukken karlar kraliçesini okuyup çok etkilendiydim ama açıkçası frozen'ı izlemedim. ikisi aynı karakter mi bilemeyeceğim ama sürekli internet alemlerinde karşıma çıkan let it go ve elsa geyikleri karşısında inanın hiç bir fikrim yok. galiba once upon a time'a dahil edildiğinden mütevellit benim bu filmi izleyip konseptine hakim olmam gerekecek. gerçi daha önce frozen'a dair hiç bir şey bilmiyor olmam aslında çok güzel. çünkü izlediğimde sıfırdan once upon a time bağlantıları kurup kafamda istediğim yere oturtabilirim kendisini, bu ayrı bir mesele. bakalım, en sonunda beni frozen'a mahkum eden en sevdiğim dizi için bu filmi izleyeceğim. aslında çok karşı çıktığım bir konsept değildi ama hep izlemek için fırsat olmamıştı, hem de ben animasyon değil de gerçekten çizgi film seviyorum galiba. nemo'yu, shark tale'i, rio filan izledim ama açıkçası buz devri insanı olmadım hiç. dediğim gibi, kabul edip izleyeceğim artık, ne yapalım. sevdiğim dizi öyle istiyorsa so be it.

efendim krizlerimin sonuna gelirken hala emma'ya çok kızgınım. çok ama çok! yani regina benim bu dizide en sevdiğim karakter ve kendisinin mutsuz olması beni gerçekten çok üzüyor. çünkü bir şeyleri telafi etme yoluna giren herkesin en sonunda biraz olsun mutluluk hak ettiğini düşünüyorum. işte bu mutluluğu elde ettiği anda o mutluluk elinden alınırsa, ne olur? daha doğrusu olanların sorumlusu kim olur?  bence artık sorumluluk çabalayan kişiden çıkıyor bu noktada. ama bakalım yazarlar nasıl bir yorum getirecek bu soruların cevabına, öteki sezon göreceğiz.

geçen sezondan daha da güzel bir sezon yaşatan sevgili once upon a time ailesine binlerce teşekkürü bir borç biliyorum. daha geçenlerde dördüncü sezonun onayını aldılar ama açıkçası şaşırmadım, çünkü herkes benim kadar müteşekkir. yeni sezon başladığında elbette görüşeceğiz a dostlar. benim umudum o zamana kadar emma'ya olan öfkemiz biraz geçmesi yönünde, pek sanmıyorum ama deniyeceğiz bakalım. meanwhile, umarım regina'nın mutluluğu için çaba gösterirsiniz yazarlar. yoksa faith in humanity'm yokolayazıyor şu an. sevgiler, saygılar.

08 Mayıs 2014

[Once Upon a Time S3E20.]

emma, you had one job! başka da birşey demiyorum ya! pes! snow'un doğumunun başlaması ile birlikte herkes hastanenin etrafını sardı ve snow'u koruma altına aldı. emma bir protection spell yaptı ve herkes bu büyüye inandı. ulen regina bile güçlü duracağına inandı. ama ne oldu, emma hook'un ölmesine göz yumamayacağı için ona suni teneffüs yaparaktan, tüm sihrini kaybetti. buraya kadar bir itirazım yok. elbette hook ölsün istemedim. ama emma, bre emma, behey emma, aç bir telefon söyle be! zelena'nın yardırarak bastığı hastanede yeni doğan bebeğe ulaşması 30 saniyesini almadı senin sayende. bari söyle be emma! have some respect yani. üstelik tüm bu esnada regina'cığım yine duvarlara filan çarpıldı, ayrıca sinirlendim efenim. neyse devam edelim.

charming'in cesareti, rumpel'ın aklı, bebeğin innocence'ı ve artık neyi sembolize ettiğini unutmuş olduğum regina'nın kalbini dört köşeye koyan zelena büyüyü patlattı. bu esnada ne oluyordu? tabii ki tüm ihale regina'nın üzerine kalmaktaydı. regina'cığım white magic ile (LEO!) yine herkesin kıçını kurtaracak kişi oldu a dostlar! önce kendisi de inanmadı ama henry'nin filan gazıyla bu işe girişti vallahi. bilimum arbede içinde o kalbini aldı, millet bebişi aldı filan, huzura erdik. zira zelena'nın kolyesini kapmaları sayesinde onun da büyüsü kalmadı. ama çok afedersin hayatının en büyük mallığını yapan rumpel (açıkçası belle'e yalan söylüyor olman filan beni hiç şaşırtmadı. o kadar saf/şapşal bir adam olmadığını biliyoruz. üstelik oğlunun ölümüne sebep olan bu kadını belle hatrına da olsa öldürmekten vazgeçeceğine inanmak için bizim salak olmamız lazım zannımca.) zelena'nın bir çeşit dracula büyüsü sayesinde yeniden kolyesine dönmesine sebep oldu. yeşil dumanlar filan derken derken, kadın yine tam gaz büyülerine devam etti ve fragmanda gördüğümüz kadarıyla yeni bir portal açtı. 

bu noktadan sonra haydi hayırlısı diyorum öncelikle. ama emma'nın halen nyc'e gitme hayallerine filan götümle güüyorum çok afedersin. ya emma, henry herşeyi hatırlamış, tüm ailesi orada, zaten ömrü boyunca da orda yaşamış alternatif hayatı nyc'de senin ne şekilde aldığın belirli olmayan penthouse'da geçmiş. bu çocuk dönmek ister mi sence? bence bu gazla henry masal dünyasına bile döner de nyc biraz uzak bir ihtimal. ama en nihayetinde evli evine köylü köyüne olursa belki o zaman döner. 

ikinci yorumum ise, hook cephesinden geliyor. adam verem oldu olacak. yazık teşekkür etti emma'ya ölmesine izin vermediği için. neyse ki şu dudaklarım lanetli geyiği çok devam etmedi de, artık en azından şu çifti bir arada görebileceğiz. gerçi anasına bak kızını al misali, emma da snow gibi mıymışlıkta birinciliğe oynarsa, bunların öpüşmesi 5. sezonu bulur, bak buraya yazıyorum.

regina cephesine ilişkin de bir yorumum olacak elbet. kadının yetenekleri bitmiyor tükenmiyor. he kara büyü yapabiliyor, hemi de artık white magic (LEO!) yapabiliyor ulan! valla çok mighty bir cadısın vesselam, saygım sonsuz. dediğim gibi, robin'le mutlu olmanı bekliyor, allah nazarlardan saklasın diyorum.

artık haftaya iki saatlik sezon finalinde buluşacağız sayın seyirciler. accayip heyecanlıyım. her bölüm daha da heyecanlanan bu dizi, bakalım öteki sezon için nasıl bir hikaye ucu açacak meraktan çatlıyorum. üstelik çocukluğumda okuduğum onca masala rağmen, aklıma hiçbir yer gelmiyor! ne olacak yareppim antik yunanda herkülle kanka mı olacaksınız nedir yani! 

dediğim gibi, heyecanın doruk noktasında, haftaya yayınlanacak olan iki saatlik sezon finalinden sonra görüşmek dileğiyle.

[Once Upon a Time S3E19.]

yapmam gereken bir sürü şeyin olduğu bir akşamda blogumun başındayım sayın seyirciler. o kadar uzun süredir ki bu kayıt, dayanamayacağım daha fazla. 

once upon a time son iki haftanın olayları ile birlikte beni benden aldı! en sonunda herşeyin emma'nın ekseninden çıkıp da regina üzerinden dönmeye başlaması beni o kadar mutlu etti ki, suck it up emma diye çığlıklar attım diyebilirim. şimdi an be an neler olduğunu yazacağım sizlere. daha doğrusu olanlar olurken kendi hissettiklerimi kayda geçeceğim. bunun için de güzel bir review yazısındaki caps'leri inceliyorum bir yandan.

efenim dizinin başı snow ve charming'in hamileliği duyurma telaşıyla başladı. bu konuda noktayı yine regina koydu. ya sanki yeterince bok iş yokmuş gibi bir bu eksik kalmıştı yorumuyla yine takdir puanlarını topladı.

devam eden sahnede regina'nın robin'le kelimenin tam anlamıyla yiyişme seanslarına konuk olduk. yareppim şu kadın biraz olsun mutlu oldu ya, o kadar endişeliyim ki yine sıçıp batırırlar diye, yeminle nazarlık takacaktım bu çifte, o kadarını söyliyim. hatta regina'nın salona tabikisi robin'in sakallarından ötürü bir ksım kızarık gelmesini bile çok minnoş buldum, aferim, comic relief yapacaksanız mıymış snow ve charming'le değil de regina ve robin'le yapın. desteğim tam.

emma cephesine geldiğimizde ezikler eziği emma'nın nyc planları yaptığını gördük sayın seyirciler. çok afedersiniz ama bu kadın gerçekten geri zekalı! ya herkes böyle maceralar hayal eder, sihrim olsun büyüm olsun, kankam masal kahramanı olsun filan diye kurar, bu kadın elinin tersiyle itip nyc'e gidecekmiş. siktir git de bir daha gözüm seni görmesin. bu arada yukarıda herkes dedim ama ben isterim yani, sizi bilemiyeceğim. neden olmasın? 

efenim sonrasında belle ve rumpel muhabbetlerinden sonra çözüm yolu için good witch of the east midir artık nedir ona gittiler. kendisi pek bilgi veremedi sadece white magic lazım dedi. o an içimden LEO! diye bağırmadım desem yalan olur. ya zaten snow'un, charming'in, emma'nın büyüsü dark magic mi olacağdı allah aşkına mal mısınız diye iki tokat atmak istedim evet!

meanwhile, geçmişte öğrendik ki lanet'i yeniden canlandıranlar aslında bizim ekipmiş. vallahi bi açıklama yaptılar ve ben kabul ettim, ikna edici buldum ama inanın şimdi anımsayamadım. ama overall, büyü yapılırken wicked gelmiş, herkesin unutmasını sağlamış. tüm macera bundan ötürüymüş. ama bence esas mallıklar daniskası sahne, büyünün yapılması anında gerçekleşti. efenim bu curse için en sevdiğinin kalbini vermek zorundasın. charming durur mu, hemen gönüllü oldu, snow beni harca bebeğim dedi. snow da kalbi unufak etti doğacak çocuğunu korumak için. buraya kadar herşey normal. esas bomba, sonrasında lanet etraflarını sararken, snow'un regina'ya kalbimi ikiye böl, bir tek kalbin yarısıyla da yaşarız charming'le demesi oldu. regina'nın yüzündeki wtf ifadesini unutamayacağım. this is not puppy love gibi bişiyler diyerek yine takdirleri topladı. velhasıl charming ölümlerden döndü.

aynı esnada gerçek dünyamızda hook kendi çapında henry'i korumaya çalışırken, bilimum karakterler limana doluştular. meğersem true love's kiss bu unutma büyüsünü bilmemnesini bozacakmış. amaaaa bu sefer henry'e verilecek öpücük regina'nınkiymiş. çok şükür! emma da artık nyc'e gitsin huzurlu mutlu yaşasınlar robin ve çocuğuyla yeminle! neyse, henry'nin arayıp buldukları once upon a time kitabına dokunduğu an herşeyi hatırlaması ve mom! diyerek regina'ya sarıldığı an diziyi durdurup bir süre gözyaşı dökmüş olabilirim evet. o kadar güzeldi ki... en sonunda regina, en çok istediği şeye, oğluna kavuştu ya, benim için sezon finali orası olabilir!

en son sahnede dünya alemin yeniden hook'a yüklenmesi ise bölümün artık ilgilimi tamamen kaybeden anlarına geldi. who the fuck cares about this? bence hook daha hayırlı bir kısmet bulsun, bu kadir kıymet bilmez emma'dan vazgeçsin, adam verem olacak yoksa.

şimdi hızımı kesmeden bir sonraki bölümü anlatmaya başlayacağım. zira o kadar güzeldi ki, tadı damağımda kaldı, ayrı bir başlık açmak istedim kendisine.

01 Mayıs 2014

[Once Upon a Time S3E18.]

Az biraz olsun takip ettigim dizilerden bahsetmeye devam edeyim a dostlar.

Once upon a time'dan baslamak tabii ki beni en heyecanlandiran sey. Bu diziye baslayan arkadaslarim bana konusunh anlattiginda bir heyecanla baslamis, ilk sezon biraz baymis ve umitsizlige kapilmistim. Ama sabir meyveleri oyle bir veriyor ki, dogrusu pek mesudum.

Once upon a time'da bu aralar wicked witch of the west ile regina kapisiyor. Ustelik ikisi kardes! Ay emma da en sonunda icindeki sihri kabullendi regina'dan ders almaya basladi ya, vallahi kelimelerim bittigidir. Emma! Kiymetini bil! Gercek hayattaki sacma kosturmalardan sonra kendini kelimenin tam anlamiyla enchanted bir dunyada buldun, ustelik havada buyuler muyuler yapiyorsun! Dogrusu seni izlerken bir gun hasetimden catlayacagim!!!

Son kaldigimiz yere iliskin olarak uzuun uzun anlatmaya gerek yok aslinda. Ama kisa bir fragman gecersek, wicked ve regina kapismis, wicked regina'nin kalbini almaya calismisti. Regina'cigim annesi cora'nin gecmis ogutleri cercevesinde kalbini savasa goturmemis, robin'e emanet etmisti. Ammavelakin wicked kalbini buldu regina'nin. Ama sikinti yok, tabii ki robin'in ogluna birsey olacagina regina kalbini verdigi icin teaekkur bile etti robin'e! Bilimum olaylar entrikalar sonucunda -haydi buradan da bahsedelim biraz. Cora'nin ruhunu uyandirip gecmiste wicked'in neden terk edildigini ogrenmek istediler. Amma ogrendiler ki mesele gecmis degil, zira wicked gecmisin kendisine donmek istiyor. Cunku snow'un anasi, nisanlisi prens onu terk edip cora ile evlenmesin diye lomburt diye cora'nin elalemin bahcivanindan hamile oldugunu yumurtlamis. Wicked'in hedefi, snow'un anasini daha en basindan oldurmekmis ayol! Gorduk ki regina ve snow'un yollari yeniden kesisti! Sasirdik mi? Absolutely not!- artikin regina elindekinin kiymetini bilmeye karar verdi ve robin'i gormeye gitti. Tanrim en sonunda -gecen sezon (ya da dogru tanimlamak gerekirse bu sezonun ilk yarisinda) aslan dovmeli adamin gercek aski olacagini ogrendiydi- gercek askiyla ilk kez opustu! Tabii ki ben orada sevinc cigligi atmakla kalmadim hallelujah diyerek ciglik bile attim! En sonunda regina mutlu mu olacagdi yoksa?? Ay oyle heyecanliyim ki, bakalim bu ask hikayesi nasil gelisecek! Ben bahisleri snow ve charming'in bayik sahneleri gibi olamayacagi yonunde aciyorum. Hayir illa seks sahnesi gobi atraksiyonlari kast etmiyorum tabii ki. Demek istedigim, bu ciftin iyi ve kotu yanlari barindirmalari. Pure goodness ve iyi kalp pitircikligi hem gercekci gelmiyor hem de en nihayetinde sebebi oldugu aptallik yonunden muthis bir ofke getiriyor bana! Sizden umitliyim regina-hood!

An itibariyle bugun internetlere dusen bolumu izlemek icin sabirsizlaniyor ve yeni havadislerle tam olarak sunu bekliyorum once upon a time'dan: rock my world bebeyim!

08 Nisan 2014

[Once Upon a Time: S3E16.]

HA! green with envy ile bu wicked witch zelena'nın alakası olduğunu biliyordum! tabii wizard of oz'u izleyeli çok oldu ve tam anımsayamıyorum. belki de green with envy muhabbet orada geçiyordur wicked witch of the west'i tanımlarken ama, ben yine de izlerken bunun tesadüf olmayacağına inanıp buraya bağlanacağını ümit ederek izlediydim, oldu sonunda!

bu bölümde regina ve wicked'ın kapışmasını izledik çoğunlukla. regina'nın kalbini savaşa götürmeyişi üzerine bin bir kitap yazılabilir bence. çünkü bu durum, sadece kalpleri ellerine geçirebilen kötü cadılar ile ilgili değil takdir edersiniz ki, çok zekice yazmışlar, tebrik ediyorum yazarları!

tabii bir de kalp gönül meselelerinden bahsetmişken, regina'nın robin hood'a kalbini emanet edip, you can't steal what you have been given demesi de ayrıca bir sevgi pıtırcığı yaptı beni doğrusu. canım benim, en sonunda regina da mutluluğu yaşayacak inşallah.

meanwhile, snow'un bebeği hakkaten gidici yea. bu fikirsizler asla o bebeği wicked'dan koruyabilecek gibi görünmüyorlar. bence tek şansları zelena'nın her kıyafetiyle birlikte taktığı yeşil kolyeyi parçalamak. çünkü o kolye onun enerji merkezi benim tahminlerime göre.

bu arada, rumple mevzusunu nasıl çözerler bilemiyorum. o hançer zelena'da oldukça ekibin hiç şansı yok. sözüm sana belle, lütfen kendini öldürtmemeye çalış.

bir de esas merak konusu, zelena'nın babası kim? ben bahisleri rumple'dan açıyorum ama kim bilir yazarlar daha ne kötü karakterleri bu hikaye döngüsüne dahil edecekler, bakalım, izledikçe göreceğiz.

bir sonraki bölümde hook ile iligli bir chapter göreceğiz fragman ve bölümün adından (jolly roger) bu şekilde anlıyoruz. bakalım emma ve hook arasında birşeyler olacak mı? açıkçası ben neal'ı pek sevmiyor ve hook'a destek veriyor, neal'ın bir fedakarlık ile diziden çıkacağını tahmin ediyordum. ama emma ve hook new york'ta mı yaşayacaklar yoksa emma'yı korsan karısı olarak mı göreceğiz, o kısım meçhul.

heyecanla gelecek bölümleri bekliyorum. bu sezonun en güzel dizisi açık ara farkla once upon a time.

19 Mart 2014

[Once Upon a Time: S3E12-13.]

hızımı alamadan yazmak istiyorum a dostlar! once upon a time'ın son iki bölümünü izlediniz mi acep?

her zaman dediğim gibi bu dizi beklediğimden çok başka yerlere bizi getirerek beni şaşkınlıklara sürükledi. ne kadar güzel de oldu böyle! 

en son bıraktığımız yerde tüm herkesi masal dünyasına almış, henry ve emma'yı ny semalarına mutlu mesut olmak üzere uğurlamıştık. tabii ki masal dünyasının en kötüsü olarak kaderini çeken regina yine mutsuz olmuş, beni de mutsuzluklara sürüklemişti. her kötü karakter gibi belirli fedakarlıkları yaptıktan sonra mutlu olmayı hak etmesi gerekn regina, henry'i emma'nın yanında göndermek zorunda kalarak yeniden yapayalnız kaldı! kabul etmem mümkün dahi görülmemekteydi! herkes muhtemelen onun tekrar kötü olmasını bekledi ilk bölümü izlerken! hatta ben tüm bu uzun ara boyunca verilen wicked is coming hashtag'lerini yalan olmasın, regina için yazılıyor sanıyordum! amanın meğersem wicked witch of the east/west artık hangisiyse o geliyormuş! dizi yeniden harika bir dönüş yaparak hem yeni bir kötü karakter getirdi, hem de regina'yı resmi olarak kötülükten çıkardı! 

zaten soruyorum sana ey seyirci, evine dönmek için yürürken üzüntüden kalbini çıkarıp toprağa gömen bir kadın nasıl kötü olabilir? işte regina'cığım bu noktada beni hüzünlendirip kendi hanesine bir destekçi daha ekledi! o an düşündüm. keşke kalbimiz acıyınca onu söküp başka bir yere gömebilsek. orada acımaya devam etse. sonra o acı sızı halini alınca çıkarıp yeniden göğsümüze takıversek. en azından nefes alabilsek. ne güzel olurdu. işte regina tüm bu hislerime tercüman olurcasına o çukuru kazdı ya, ah canııım, seni destekliyorum emma snow charming filan hikaye yani.

sonrasında ikinci bölümde bit de kendisine uyku büyüsü hazırlamasın mı! allahım kadın üzüntüden uyanık kalmak, yaşamak istemiyor! sadece gerçek aşkının öpücüğüyle uyanmak istiyor, onun da henry olduğuna inanıyor! olayların akışına bakın ki teeee geçmiş zamanlarda karşılaşıp gerçek aşkı olacak kişi robin hood da ekibin arasında. yareppim wicked, regina eline batırmak üzereyken elinden aldığı iğneyi kesinlikle kullanacak! kesin yani eminim! ama sonra robin'ciğim uyandıracak regina'yı inşallah! ay o sahneyi zihnimde öyle güzel canlandırabiliyorum ki! regina önce henry geldi sanacak sonra karşısında robin'i görecek sinirlenecek filan! ama sonra kolundaki dövmeyi görmesin mi yıllaaaar önce the one kişisinin kolunda gördüğü gibi! ay allahım düşündükçe heyecan dalgası yaşıyorum burda, çok mesudum. 

tabi bu noktada bir duruma daha vurgu yapmak lazım. allaaasen wicked rumpel'la cora'nın kızı mı çıkacak nedir? yani sonuçta o adam yeşil ki adama timsah diyordu hook filan, wicked da yeşil, hesabı yapın yani. valla cora'cığım sana da pes, ne olay entrika çevirmişsin haberimiz olmamış! peki ya wicked'ın derdi ne? ne yaptı ki regina? haberi bile yoktu! gördüğümüz üzere yeniden cora'nın bir boku löppedenk regina'nın üstüne kaldı. diren regina. hele de henry'nin seni tanımaması gerçeğine! en çok buna dayan regina! bir insanın kalbinin kırıldığına an be an tanık olmak ne kötüdür allahım. bize bunları gösteriyorsunuz ya, bu kadının çok mutlu olması lazım sevgili senaristler! sakın sezon sonunda robin regina'yı kurtarmak için wicked'ın önüne filan atlamasın gerçekten diziyi bırakırım yani!

şimdi diğer karakterlerin havadislerine gelirseeeek! snow, biraz daha zorlarsan kafana sıçıcam! yani koskoca tatil yaptın hala gerizekalısın hala fikirsizsin! herkese de güvenilmez ki böyle! resmen wicked'a çocuğunu doğurtturucan! yareppim biraz sır tut, biraz kapalı kutu ol her bokunu herkese anlatmak zorunda değilsin seni gidi tipitoş! bu arada ek olarak şunu da söyliyim. efenim snow biraz kilo almış. çünkü gerçekten hamile! çok tatlı değil mi? çocuğunun babası da charming'i oynayan genç! ay yareppim kadın resmen prince charming'ini buldu. sanıyorum ki sen kız doğuracaksın snow, pek eskisi kadar güzel görünmüyorsun amma tabiy hayırlısı. aman sağlıklı olsun da kız erkek önemli değil, benim tahminim de tamamen popomdan aslında.

neyse efendim görüdğünüz üzere bir solukta hemen bunları yazacak kadar heyecan dalgası yaşadığımdır! gelecek bölümlerde daha da çok heyecanlanacağımı biliyorum. bir an önce o bölümler gelsin istemekle, bu güzel dizimin bitmemesini dilemek arasında bir noktadayım. bu noktada yazıyı kesiyor ve haftaya görüşmek üzere dileklerimle bu yazıyı kapatıyorum a dostlar.

15 Şubat 2014

[Once Upon a Time: Post S3E11.]

Once upon a time, canimsin cicimsin diyerek soze basliyorum a dostlar. Ilk sezonun sonuna yaklasirken yahu bu diziyi nasil devam ettirecekler diye kendime soruyordum arasira. Ikinci sezon geldi, bir baktik ki dunyamiza sihir gelmis, hayal dunyasinda geziyormusuz. Ne oldu ne olacak derken ucuncu sezonda da gozumuzu neverland'de actik, mutlu mesut ucustuk semalarda. Soruyorum size daha ne kadar guzel bir sekilde beklentilerin de ustunu verebilir bu dizi? Muhtesemsiniz ouat ekibi! Yazarindan oyuncuauna hepinizi ayri ayri cok seviyorum.

Oncelikle tabii ki regina. Regina sen ilk bolumdeki oglu icin herseyi yapacak olan kotu kraliceden nasil oldu da oglu icin oglunu gercek annesine verip kotu lanetlere bas kaldiran bir kralice oldun yahu? Muhtesemsin regina muhtesem! Iste kralice dedigin boyle olur! An gelip kotu olacaksin, an gelip iyiligin dibine vuracaksin. Bak o snow'un miymisikligiyla siz hayatta henry'i bulamazdiniz ben size diyim yani. O shadow'u yelkenlere filan atmalar olaganustuydu. Iki ara bir derede de denizkizi masalina baglamaniz cok sampiyon oldu, tebrik ediyorum.

Henry cephesine gelirsek, efenim bu peter'in henry'nin icine girmesi mevzusu cabucak cozuldugu icin cok mutluyum. Sezonun geri kalaninda bu olayla ugrassaydiniz gercekten catlardim, elleriniz dert gormesin.

Rumpel'la soze devam edecegim tabii ki bu noktada. Yahu rumpel, sen olmasan charming ve snow'un hali ne olacagdi? Her buyuyu bozabilen bey amca rolundeki karakterin hayranlik uyandirici! Ustelim senaristlerin uber genius fikriyle aslinda peter pan'in oglu cikman da beni soklardan soklara soktu. Kendimi bir o duvara bir bu duvara vurdum yeminle. Vay anasini sayin seyirciler, vay anasini yazarlar, vay anasini fan fiction dunyasi ulaaan dedirttiniz ya, helal olsun!

Snow ve charming'e hic deginmeyecegim cunku kendileri bahsetmeye deger bir basari saglayamadilar. Ama herkesin bir sirrini paylastigi bolumde paylasilan sirlar cok guzeldi. Her karakter hakkinda bize yeni gercekler sunan o dev sirlari yazanlara tekrar selam ederim.

Simdi gelelim kaldigimiz yereeee. Aslinda cok ironik bir yerde kalakaldik a dostlar. Ilk sezon boyunca ve hatta devaminda emma su buyulu dunyaya inansin diye popomuzu yirtmistik cok afedersin yine donduk mu en basa. Ulen emma bu sefer hicbir seyi bilmiyor, hook da ona dert anlatip onu masal dunyasina goturmeye gelmis. Aman aman, kolay gelsin sana hook, valla zor zanaat seninkisi.

Sezonun devam etmesine birkac hafta kala temennim karakteri bastan asagi degisen regina'cigimin olmeden filan diziye devam etmesi. Wicked is back hashtag'leri donuyor piyasalarda, haydi hayirlisi. Bu noktada ne kadar heyecanli oldugumu hala hissedememis dostlara son sozum de sudur: once upon a time: izleyin izlettirin efenim.

03 Kasım 2013

[Once Upon A Time S3E3-4-5.]

bu dizinin başladığı noktadan 3 sezon sonrasında asa böyle bir yerde duracağını tahmin etmezdim. charming ve snow'un bir türlü biraraya gelemeyip içimizi daralttığı ilk sezondan sonra keyifli geçtiğini söyleyebileceğimiz bir ikinci sezon ve ardından tam gaz neverland'de kendini bulan bir üçüncü sezondayı sayın seyirciler. bu durumdan öyle memnunum ki. hem yepyeni karakterlerle tanışıyoruz, hem de tanıdığımız karakterlerin hikayelerinin devamına tanık oluyor. daha ne ister bir dizi izleyicisi sorarım size.

üçüncü bölüm itibariyle tinker bell ve regina'nın da geçmişindeki hikayeyi öğrendik efenim. tinker bell'in dizide kötü olmaya itilmiş iyi karakteri oynamasına bayıldım. işte böyle böyle challenge'ler kalbimi fethediyor bilesiniz. robin hood'un ise rumple'a borçlu olup, neal'a yardım etmesi ise yine yüzleri aydınlattı. cheers.

dördüncü bölümde karşımıza daha da çok çıkan pan'i o kadar merak ediyorum ki... bu çocuk nasıl bu kadar kötü olabilir? ya da ilk sorum şu: bu çocuk daha ilk kez bu adaya nasıl geldi? orijinal peter pan hikayesinde var mı bu sorunun cevabı bir bakıveren olsa da bana söylese yahu. kendisinin kötü ve sinsi bir karakter olduğunu gördükçe çocukluğumun tüm o hayali kahramanını -canım benim ne iyi çocuktur yahu peter pan, hayal edebildiği için uçabilen ve bissürü çocuğa sahip çıkan bir kahramandır benim gözümde- şimdi bambaşka bir yerde görmek beni zorluyor olsa da, insanın zihninin ve dahi geçmiş anılarının sınırlarını zorlaması, senaristlerin insanı bu zorlamaya itmesi brilliant bir his. teşekkür ederiz.

beşinci bölümle ilgili yorumlarıma gelince, aslında bu yorumun son üç bölüme uygulanabilir olduğunu söylemeden edemeyeceğim! yahu charming öleceksin, ailene söylesene artık! bu ekip iyiliğinden ölecek yeminlen kafayı yememek elde değil. neyse ki hook bu duruma bri el attı da charming'i kurtardı. yareppim charming neverland'i terk edemeyeceeeek. mary margaret bunu duyunca nasıl bir hüzünlü anlar silsilesi yaşanacak? tüm realm neverland'e mi taşınacak? en nihayetinde bu ikisi kral ve kraliçe yani. bir başka sorum da şu yönde: bunlar burada kalacaksa huzur mutluluk içinde pan'e ne olacak? herhalde o da iyi çocuk olmayacak birden bire. valla merakla bekliyorum.

meanwhile rumple'ın henry'i arama aramama ikileminin de farkındayız. öte yandan hook da neal'ın yaşadığını emma'ya söyleyip söylememe ikilemiyle başbaşa kaldı. yıh yıh yıh. o öpüşme sahneniz çok tatlıydı gençler. devamını bekliyoruz. ama sanıyorum ki hook'la emma'yı hayatta bir araya getirmezler, henry anası ve babasıyla kavuşur. ancak neal'ın ölmesi filan lazım ki, misal henry'i öldürmek isteyen rumple'ın önüne geçip heroic bir çıkış yaparak, henry'i de o anda kendini ispat eden hook'a filan emanet etmesi lazım ki gençler biraraya gelsin. bakalım ne olacak.

son olarak, regina tam bir voice of reason'sın anacığım. iyi olucaz iyi olucaz diye diye henry'i sen olmadan kurtaramaz bu ezikler. bak bi tane çocuğun kalbini eline aldın -magic la magic- onu kontrol ettin mesajınızı ilettin. valla eğer emma da snow'a destek çıksaydı orta yerimde çataaaa çataaa çataaa diye çatlayacaktım. bastır regina. bu arada senin de büyük aşkın robin çıktı ya, en sonunda huzura erdim. demek ki seni de eeeeen sonunda mutlu göreceğiz şükür yahu şükür. hep bir heart break hep bir kayıp hali, hep bir yalnızlık. içim parçalanıyordu artık. en sonunda biri geliyor. üstelik robin olduğu için de mutluyum çünkü bu demek oluyor ki yakın bir zamanda o realm'de karşılaşacaksınız. gerçi merak etmiyor değilim, snow ve charming--- dur la onlar dönmeyecek şimdi neverland'den di mi? o halde regina iyi kraliçe olarak kendi realm'lerini yönetecek. ay bebişim robin'in çocuğu var peki o ne iş? karısı ölmüştü değil mi? yahu marian değil miydi senin büyük aşkın? marian ölüyor muuu? neyse efenim, regina yönetir, sen de herkese yardımcı olursun, mutlu mesut yaşar gidersiniz. cheers. yoksam regina marian mı olacak? ay düşün düşün iyice merak ettim şimdi. tam bir team regina'yım.

dur bakalım bizi ilerideki bölümlerde neler bekliyor, heyecanla bekliyoruz seni once upon a time. 

12 Ekim 2013

[Once Upon A Time S3E1-2.]

bu diziye bayılıyorum! başka diyecek bir sözüm yok. cidden. o ilk sezonun mary margaret ile charming arasındaki mıymışık olan olamayan unutulan hatırlanan bayık aşk hikayesini aşmanızla birlikte yepyeni kapılar açıldı, mutluyum mutlusun mutluyuz. üçüncü sezona bomba gibi iki bölümle başladığımız doğrudur. bir yandan bildiğimiz masal realm'ine dönen neal penceresi var, ki babasının sihir gücünü kabul etmesine koccaman bir douze points, bir yandan da neverland'a geçen diğer karakterlerimiz var. rumpel, emma, hook, regina, snow ve charming'den oluşan bu çılgın ekip iki bölümdür beni çok eğlendiriyor. regina'nın mıydı, emma'nın mıydı anımsayamıyorum ama dönüp snow'a NEDEN BU KADAR İYİSİN LAAAĞN? dediği sahne harikaydı. bu ekibin tüm özelliklerini birleştirip henry'ı buluncaya kadar maceraları ayrı bir spinoff'a konu olabilir. tabii ki ben nevroitk emma, onun minnoş tipitoş tontoş anası ve babası charming ve snow'dan ziyade regina tarafındayım. bu kadın knows how to handle business. net. beş kere düşünüp yarım kere hareket etmiyor. respect. bir de tabii ki rumpel'a hastayım. bu so called kötü adamın iyilik ve kötülük arasında sürekli gidip gelirken gösterilmesi ama aslında içten içe de kötü olduğunu bilmemiz ama aslında özünde de bir ebeveyn olduğunun gözler önüne serilmesi ne kadar güzel birşey öyle!

güzel demişken bir de beni acayip şaşırtan bir noktaya parmak basacağı tabii ki. peter pan kötü karakter! bu nasıl mümkün olabilir lan? şaşkınlıklar içerisindeyim. çocuk tam bir devil. ondan nefret ediyorum adeta. bunu düşünen yazarlara şapka çıkardığımdır. hook'un iyicene bir adam olması ve dahi yakışıklı bir adam olmasından anlamalıydık biz bunu. oysa ben hook'u görüdğüm ilk andan itiabren peter pan'ı hangi hoş gencin oynayacağını hep merak etmiştim. meğer çirkefler çirkefi biri oynayacakmış haberim yok. aklımda green arrow'la green lantern tadında biri vardı, yaramaz çocuk çıktı yeminlen. bu arada neverland demişken, o çocukların hali beni üzüyor.. lütfen wendy'li ve peter pan'in iyi olduğu kısma dönelim. hatta bence peter pan ölecek ve henry orada kalacak filan gibi bir atraksiyon bekliyorum da, dur bakalım hayırlısı.

önümüzdeki bölümlerde bölümlerin biraz daha coşmasını heyecanla bekliyorum. örneğin etraflarını saran çirkef denizkızlarına bakıp, eeağğh siktirin gibin lağn tadında bir hamleyle tüm herkesi kurtaran regina biraz daha takdir edilmeyi hak ediyor. emma sürekli ben henry'nin annesiyim annesiyim diye yollarda ama regina da o çocuğun annesi. ve emma alemler aleminde gezerken regina büyütmüştü. neyse efenim bu noktada herkesin aklındaki soru şu olmalı bence: henry'i bulduklarında henry tanıdığımız henry olacak mı? o minnoş bakışlı ümit etmeye bayılan ve inanan henry'yi gözünn feri gitmiş, daha da ötesinde artık peter pan'in tarafına geçmiş biri olarak görmeyi kaldırabilir miyiz? hiç sanmıyorum. diren regina, diren henry, diren emma.

24 Haziran 2013

[Once Upon A Time S2 Finale.]

Once upon a time sen ne guzel bir dizisin? 

Ay lav magic. Canlarim benim. Uzun uzadiya dizinin son bolumunu anlatmayacagim ama iksirdi fasulye sirigiydi yok efendim hatirlatma buyusuydu ask iksiriydi derken hele sukur now you are talking! Yarab regina ne cekti be diyerek faslini aciyorum. Kadin kendini feda etmeye karar kildi. Butun o iyiyim harikayim altin kalpliyim karakterlerin siktir olup gottokten sonra regina'nin kendini kurban etmesi cok harikaydi. Simdi bu noktada diyebilirsiniz ki, guc regina'da baska kim durduracak? Esas soru bu degil dostlar. Kim durduracak degil, neden durdursun ki? Miymis emmalar gibi henry'e sarilabilirdi. Ama cagnim regina henry icin ideal bi dunyayi hayal etti. Canim ya. 

Eger ki o miymisik emma basip gitseydi kafasina sicacaktim. Neyse. Gitmedi. Veeeeee uber magic partnership tadinda ohmmmm hareketleriyle dunyayi kurtardilar. Gelelim mutlu mesut oldugum magic konusunaaa! 

BOYUTLARARASI PORTAL ACTILAR LAN! Onu yapmak kolay degil. Ben size diyim. Fasulye de olsa kolay deel. Guldur guldur grmiyel gecmek harikaydi! Agzimin sulari alti o sahnede evet. Ustelik henry'nin babasi adami peter pan sanarken ters kose yapip yakisikli bi cocugun peter pan olarak karsimiza cikmasi baldan tatli oldu. Yey! Merak ediyoruz ve siritiyoruz. Yarab sukur buyulu dizilerime!

Son olarak, sezon biterken rumpel ve lacey olayini da bagladik cok sukur. Belle'in hafizasini geri kazanip rumpel'a gozleri yasli baktigi an, rumpel'in bakisi o kadar guzeldi ki, robert carlisle sana helal olsun! En sevdigim iyi/kotusun. Insallah oglunla da aran duzelir de huzura erersin. Insallah masallah. 

Efenim sezon finalini gorduk ve tatmin olduk. Bakalim basimiza diger sezon neler gelecek? Meanwhile, reca ederim iyiler takimi miymisik hallerinden kurtulsunlar, bu kadar iyilige dayanamiyciim. Hadi snow, senden umitliyim, ha gayret.