01 Temmuz 2014

[26 Haziran 2014, Paris.]

Ikinci gunku maceramiz disneyland'dan ibaret oldu. Kondisyonum inanilmazdi zannimca. Bizimkiler yorulurken ben hala hazirdim kesiflere. Anlatacak dev hikayeler yok tabii ama sunu soylemeliyim. Aerosmith rollercoaster'a yeniden binemedim cunku zaman yetmedi. Ama indiana jones'a bindim ve cok mutlu oldum. Thunder mountain ise yine cok keyifliydi, forografta sacim yuzume gelmeyeydi iyiydi. Yine de aldim tabii ki.

Ufak disneyland izlenimlerine gelirsek, dogrusu 50 yillik bir markanin en az o kadar yasli karakterlerden bu kadar cok para kazaniyor olmasi beni dehsete dusuruyor dogrusu. Cocukluk anilarimiz ve cocukluk kahramanlarimiz ne kadar da kiymetli... Insan gorup dusundukce tekrar tekrar farkina variyor. Bu arada tesis ile ilgili beni sinirlendiren sey ise hizmet baglaminda tesisin cok kotu olmasi. Tuvaletler filan hic de beklenildigi gibi iyi durumda degil. Ustelik favlri mekanim hakuna matata tadilat yuzunden kapaliydi. Hemen heryerde cok ama COK sira vardi. Coluk cocuk millet sefil durumda, yetiskinler aksama dogru nakavt, cocuklar zaten iki saat oncesinden baygin.

[eveeet zürih havalimanında dönüş öncesinde beklerken eksik yazılarımı tamamlama işine giriştiğimdir.]

disneyland'ın tesisinden bahsetmişken bir de gün sonunda saat gece 11'de yapılan dev şöleninden bahsetmeyi bir borç bilirim. Daha önce gittiğim 3 seferde saat 11'e doğru tüm disney prenses ve prensleri -daha doğrusu karakterler diyeyim çünkü beauty and the beast'teki beast en başlarda prens değil hihihi- resmi geçite katılıyor. işte o an bir yetişkin de olsanız gerçekten çocukluk kahramanlarınızı gördüğünüzde neşeyle dolup onların selamlarına gülümseyip el sallayarak cevap veriyorsunuz. daha sonrasında ise müthiş bir havaifişek gösterisi başlıyor. yaklaşık 30-40 dakika devam eden gösterinin en sonunda hani disney'in the meşhur şatosu var ya, o şatonun arkasında patlayan havaifişeklerin aynısını atıyorlar ve herkes rer'e doğru koşturmaya başlıyor evet. ama bu sefer öyle olmadı. resmi geçit yoktu. EPIC FAIL. onun yerine şato duvarlarına yansıtılan bir gösteri oldu. peter pan, tinkerbell, quasimodo filan çıkıp bizi mutlu etse de aklımda tüm o zaman boyunca tek bir soru vardı: DISNEY NEDEN PİNTİLİK YAPIYOR? gösteriyi sevdim çünkü bu çizgi karakterleri kim sevmez ki? ama sinir oldum sinir! o kaldırımlar insanla dolup taşıyordu, yer bulamayıp ayakta binbir macera ile izliyorduk biz o fişekleri ve resmi geçiti. tüm sokak boş kalmış. ortada bir grup insan oturarak bekledi, biz bankta yer bulduk, o kadarını söyleyeyim size! sinirlendiğimdir. disney reca edicem pintilik yapma. zaten gün boyu bok gibi para kırıyorsun sattığın her bir boktan yeminle.

efenim disneyland macerası güzeldi ama sonu benim alıştığımdan farklı olduğu için sinirlendim. güzel olsa da önceki güzelliği bilmek beni lanetledi desem yeridir. en son çıkış kısmı ise her zamanki maceralarım ile aynıydı. koşarak stratejik çıkış yapıp ilk rer'de oturacak yer bulmak. başardık. otelimize döndük.

uykuya geçtiğim anı hatırlamıyorum bile. öyle bir yorgunluk işte.