14 Haziran 2013

[Diş Kontrolü.]

aklımdakiler aklımdakiler aklımdakiler. hangi birini anlatmaya başlasam bilemiyorum, öyle geri kaldım ki yazı yazmaktan, düşünmek dahi mutsuz ediyor beni. ama biraz olsun zihnim hafiflesin diye ucundan köşesinde yazmaya başlayacağım. evet. çünkü öteki türlü nefes alamıyorum.

öncelikle bugünden başlayalım. yıllar sonra ilk kez ağzımın içinde kan tadı var. yok yok, önemli birşey yok. sadece diş doktoruna gittim. evet, kayıtlara geçsin, artık bulunduğum, yıllardır yaşadığım şehirde bir diş doktorum var. oysa bir sıkıntım olunca bu zamana kadar hep evime gitmiş, oradaki doktorumla halletmiştim her sıkıntımı. bir devir kapandı desem, yalan olmaz bence.

neyse efendim, kontrol montrol yapılırken düşünürken buldum kendimi. bu arada kayıtlara geçsin, kolay kolay diş doktorlarından korkmam. yıllar önce tel takarken çok badire atlattım çünkü. artık çürüktü yok bakımdı filan, benim gözümü korkutmuyor. hatta itiraf edeyim, o koltuğu baya rahat buluyorum yahu! keşke evime alıp üzerinde tv izleyebilsem. şööyle bir düğmeye dokunum istediğim pozisyonu alsam! ne diyordum? evet, düşünürken buldum kendimi. yıllaaaaar öncesinde tel takarken, ne çekmiştim ben o koltuktan, dili olsa da anlatsa? ters gildebilecek herşeyin ters gittiği bir tedavi desem yalan olmaz. dişetlerim filan. of. valla şimdi bile sıkıntı bastı. ayda bir bayılırdım o koltukta, o kadar çok kanamam olurdu ki... insanın diş doktorundan eve gelince üzerindeki gömlekte kan lekesi görmesi çok garip bir his doğrusu. amanın kimseler yaşamasın. işte o zamandan beridir ilk kez bu kadar keskin bir şekilde kan tadını ağzımda hissettim. bana hayat veren kanın akıp giderken beni geçmişe götürmesi ne enteresan heyhat. insanoğlunun zihni çözülemeye bir labirent dedikleri kadar var. yoksa onu ben mi diyorum? yok yok, sadece ben olamam. genel bir söylem bence bu.

neyse. bu da böyle bir anımdır a dostlar.