27 Ocak 2015

[American Horror Story Freak Show E11-13.]

efendim bir başka american horror story sezonunu daha bitirdiğimiz bu günlerde, son üç bölüm hakkında yazmayı bir borç bilirim.

doğrusu herşeyden önce bu sezonun son bölümlerinin -özellikle de son bölümün- diğer sezonların soluk soluğa vahşetli dehşetli çarpıcı ve hatta göz yaşartıcı sezon finalleriyle hiç alakası yoktu. hüzünlendiğimdir. biz dev finallere alıştık a dostlar, bu ne hal sayın yazarlar?

aslında tüm olaylar birbirine karıştığı için bodoslama gireceğim yorumlarıma.

en son bıraktığımız noktada esmeralda ve angela'cığım (desire'ye bence first name basis bir yakınlık hissedebilirim geçen sezon saldığı dehşetle bizi fethettiği için) müzeden haberdar olmuş, jimmy'nin ellerini ve ma petite'i görmüşlerdi. tanrım. benim bile kanım donmuştu. ama geri kalan hikaye kaldığı yerden devam etmedi. önce jimmy'nin ellerini nasıl kaybettiğini öğrendik, sonra ise jimmy'nin kaçırılmasına tanık olduk. arada ölenler hangi bölümde valla anımsayamıyorum ama o kazulet adamın -jimmy'nin babası olan güçlü adam- parça parça öldürülmesi beni hiç de bozmadı. oh iyi oldu sana ayı! bence bölümün en bomba olayı barney'nin yani NPH'in diziye katılması oldu. ki kendisi için dev bir credit bu dizi. vay anasını. nasıl pr'lar, nasıl görüşmeler oldu bilemiyciim ama doğrusu bu akıllıca role ulaştığı için kendisini tebrik etmek lazım. bir başka dev olay: jamie brewer'ın diziye gelmesi! tanrım hem de dehşetli bir rolle! aklına kurban olduğum yazarlar, size türkçe öğretip doğrudan sizi türk dizilerine danışman atamak istiyorum. aman allah! jamie beni benden aldın, kanımızı dondurdun. bravo NPH bravo jamie!

geliyorum on ikinci bölümün özetlerine. efenim bu bölüm aslında onuncu bölümün devamında beklediğimiz bölümdü desem yalan olmaz. gerçekten de çirkef doktorumuzla yüzleşen karakterlerimiz, nooluyo lan milleti kesip kavanozlara koyup haber vermiyorsun kafasına ulaştılar. çatır çatır adamı parçaladıklarını görmedik. ama şunu söylemek lazım. bu çirkefin ölmesine sevindim. bir yandan da ekibin ne kadar birbirine bağlı, ne kadar sıkı bir aile olduğunu görmek beni mutlu ediyor. everyone must have someone. yeminle bak. bölümün geri kalanında barney'nin çılgınlıkları ile mücadele ettik. zaten ikizlerin öleceğine inanmamıştım. onların kaderi farklı olacağdı anımsadığım kadarıyla. ama esmeralda'nın sonunun böyle olacağını ne tahmin edebildim, ne de kabul edebildim yahu! bu nedir? çatır çatır kızı doğradı ayol barney, olacak şey mi? kimse de bir bok yapamadı. demek ki neymiş? kıtır kıtır adam kesseler ilgilenen yoksa bok yoluna ölebiliyormuş insanlar. yazık oldu esmeralda'ya. oysam ki çok başka şeyler de ümit etmiştim kendisinden. sanıyorum coven'ın etkisiymiş bu üzerimdeki. such a waste of a character. bölümün geri kalan olaylarına gelirsek tabii ki marangoz bey amcadan bahsedeceğim! tanrım ay lav him! zaten ben geçen sezonda da çok beğenmiştim kendisini karakter olarak, bu sezon da yine beni fethetti. ah canım benim ya, elsa'yla bir türlü denk gelemeyişinize sıçayım. valla hüzünlendim. bölüm sonunda jimmy'nin 'normal' elleri tercih etmemesi son derece vurucu bir sahne olmakla birlikte esas bomba nazi referanslarıyla patladı. ay tanrım asylum'a referanslar referanslar, mutluluktan göklere uçtum çıktım. önce pepper, sonra bu hamleyle beni fethettiniz. daha nice coven ve hatta murder house referansları olsun inşallaaah! şimdi gelelim bölümün son havadislerine. bette and dot elsa'cığımı kurtardı ve elsa holivud semalarına yelken açtı. bu iki karakter -üç mü demeliydim yoksa?- o ilk gerçek karşılaşma anı çok etkiledi beni nedense. 'anormallik' 'normal' geldi ya hani, ne bileyim. enfes yazılmış, yaratılmış bir sahneydi bence. velhasıl elsa sirki dandy'e sattı ve basıp gitti. haydi ver elini sezon finali.

efenim daha önce de belirttiğim gibi genelde american horror story sezon finalleri baya vurucu olur. ağlatır, korkutur, hüzünlendirir, ne yapar yapar ama uykularınızı kaçırır. ama bu sezon böyle olmadı. baya sinirlendim. daha ilk on beş dakika içerisinde herkes geberip gitti diyebiliriz. nerede o vahşet nerede o dehşet, çatır çatır silahla bok yoluna gittiler ayol. zaten bette ve dot'ın intikam yolunda olduğunu hissetmiştim. baya sıkıcı oldu yani. hele de dandy gibi bir çocuğun kanların içinde yüzmesinden sonra suda boğularak can vermesi baya bayıktı. tabii diyebiliriz ki kan-ölüm burada hayat verdi, su-yaşam hayat aldı bıdı bıdı. ama gerçekten bu konuya giremeyeceğim. esas o adamı parça pinçik edecektiniz ki iyice tatlı olacaktı sezon finali. zaten bundan sonrasında elsa'nın miserable hayatını gördük. ki bu kısımda da über baydım. yok pornosu çıktı da, yok bilmem ne de. valla çok baydım o kısımlarda. adamcıkla mutlu olamayacağı aşikardı, çünkü hiç mutlu olamadı bu dizide bu kadın ama yani pes. çok dev bir potansiyeli çöpe atmışsınız gibi hissediyorum mutsuzum doğrusu.gerçi şurada şu yorumu yapmazsam ayıp: angela bassett'in jimmy'e sarıldığı an çok dramatikti. ama ne oldu yani, nedir? baymalar baymalar. 

şimdi son sahnelerden bahsetme vaktidir artık a dostlar. dedim ya, ben bu sezon finalini ve diğer sezonlara nazaran bu sezonu çok beğenmedim ama son sahneler baya simetrik yazılmıştı. neyi kast ediyorum, tabii ki the iki yüzlü beyi! çok efsanevi bir intihar yöntemi olmakla birlikte benden yine jessica'cığıma şarkı söyletilmesiyle ile binbeşyüz puan almış bir bölüm sonu bu. herkesin mutlu olduğu bir son. adeta titanic'in james cameron dehasıyla yaratılmış sonu gibi. bravo.

angela'nın kocasıyla tv'de elsa'yı görmesi, jimmy ve bette and dot'ın çoluk çocuğa karışması, dehşetli görünen ama muhteşem bir arka plan hikayesiyle bizi selamlayan palyaço amcanın korkma mesajı vermesi ve tabii ki elsa'nın ma petite'e kavuştuğu an. ah canıııım, valla içimin yağlarını öyle bir erittiniz ki neredeyse sezondan çok çok keyif almadığımı unutacağım. 

overall: american horror story'i izlemeye devam edeceğim. heycanla bir sonraki sezonun temasını bekleyeceğim. eğer sorarsanız ki bu sezon izlemeye değer mi diye, bence izlemelisiniz. dev oyuncuların bambaşka karakterlere bürünmesi bile bambaşka bir his uyandırıyor. oyuncuların değişime uğraması beni hep etkiliyor, ama bu değişim bildiğiniz tahmin edeceğiniz gibi değiş yani a dostlar. önceki sezonları izlememiş olsam, onların sezon finallerini hikayelerini bilmesem belki bu sezon daha keyifli olurdu, kabul. ama yine de haklarını yemiyorum. güzeldi, izleyin ayol.

siz geçmiş bölümler listesindeki farazi eksikliklerinizi tamamlarken ben öteki sezonun konseptini heyecanla bekliyor olacağım.

sevgiler, saygılar.