Bu da boyle bir oyku kuplesi. Henuz karakter yok. Yildizlar var ama. Daha ne olsun?
Hayaletlerini dusunurken gecirdigi birkac saniye icerisinde gozleri karanliga alismisti. Etrafini suzdu ve bakislarini kendini uzanirken buldugu yataktan yukariya dogru kaldirdi. Uzun yillardir gormedigi bir gizem karsisinda, onu izliyordu.
Dusundu. Kendi hayaletleri ona zaten yeterken, uzak galaksilerin gecmis zaman hayaletlerini nasil karsilamaliydi?
Gulumsedi. Yattigin yerden yildizlari gorebilmek... Ne buyuk lukstu. Tum bu karmasa, kosusturma, gurultu ve acele icerisinde, zenginlestikce donattigimiz bu isiklarin bizi kor ettigini gormek yuregini burktu.
Umursamadi. Hayaletlerini gormedi o gece. Uzak sesleri duymadi. Yastigina kapanip uykuya gecmedi.
Izledi. Gozleri yildizlarin isiklariyla kamasincaya kadar karanliga gozlerini dikti.
Uyandi.
Ruya miydi?"