06 Ağustos 2012

[Boğaz Kıyıları Üzerine.]

Kulagimda falling leaves'den atesle suyun askina kadar uzanan bir repertuar, gelibolu uzerinden istanbula donuyorum. [...] an itibariyle evdeyim. o an aklımdan geçenleri burada kağıda dökmek istedim tam da şu an. 

gelibolu üzerinden istanbul'a dönmek için malum, çanakkale boğazını geçmeniz gerekiyor. bunu da biz yıllardır arabalı vapurlarla yaparız. sanıyorum 2 yıl önce yenilenen bu vapurlar artık 25 dakikada karşı iskeleye varıyor, sizi sallamıyor ve kamyon bindiği zaman zangır zangır ötmüyor. yeniliklerin getirdiği bu birkaç güzel özelliğin dışında ise vapur her zamanki gibi çok güzel. boğazın rüzgarını saçlarınıza alıp sonsuz olmasa da deriiin bir maviliğe bakarak yolculuk ediyorsunuz. sağ tarafımda yıllardır her yaz geldiğim o çok sevgili belde, sol tarafımda tepesinde pervanelerin döndüğü gelibolu. gün batımı saatiyse turuncu bir gökyüzü, sabahsa aydınlık bir deniz, akşamsa ışık ışık bir gece yarısı. vapur yolculuğu her zaman güzel. çocukluğumun ordu evi gezmeleri dönüşü lodoa tutulma telaşı, üstümüzden aşağı boşalan denizin çılgın dalgaları hatıralarımda canlanıyor. üstelik korku hissiyle değil, müthiş bir mutlulukla peydahlanıyor içime. birşey olursa atlar yüzeriz güveni hala duruyor onu bıraktığım yerde. ancak bugün düşündüm de, bu vapur yolculuğunu sevmemin tek nedeni bu hatıralar olamaz. bir yandan da yaşamadıklarım güzel kılıyor bu yolculuğu.

kıyıda uzanıversem tutacağım yerde evinin olduğunu bilmenin sonsuz huzuru sarıp sarmalıyor beni. o kıyılar ki, hiç bir zaman vedalara sahne olmamış, o kıyılar ki hep "çayı koyun geldik" nidalarıyla yankılanmış. tek başına yolculuklara dahi tanık olmamış, bir kısmını geride bırakırken, diğer kısmınla beraber yola çıktığın kıyılar. an gelip de gözyaşlarıma tanık olan kıyılar evet. o acı günde, gözyaşı kalmamış gözlerim saatte cenazeye yetiştiğim kıyı karşı taraf. ama aynı zamanda bayramda sürpriz yapıp yollara düştüğümüz, karşıya geçince vardık artık dediğimiz kıyı orası. ne mutlu ki, en mutlu anılarla kaplı kıyılar, en mutlu anlara kahkahalara tanıklık eden dalgalar, hep kavuşmayı müjdelediğini hayal ettiğim vapurun düdüğü. dedim ya, gemileri sevmem boşuna değil, onlar hiç bir vedaya sahne olmadı benim hayatımda.

yalnız ayten alpman'ı dinlemek artık çok zor, orası ayrı...