17 Eylül 2012

[To hobby or not to hobby.]

sevdiğim şeyleri, hatta direk tanımlamak gerekirse hobilerimi öyle bir ibadetle yapıyorum yürütüyorum ki severek yaptığım bu işler hafızamdaki to do list'te bir vicdan azabı gibi duruyorlar. rahatsız ediyorlar o listeden bakıp bakıp. içimi tırtıklıyorlar. aklımı kemiriyorlar. mesela şu an:

yeni dizimi ---

kapı çaldı ve yemeğim geldi. evin işini gücünü toplamasını hallettim ve şimdi severek yaptığım şeye geri döndüm.

ne diyordum? mesela şu an:

-yeni dizimi izlemek
-yeni dizim hakkında yazmak
-yeni dizim hakkında düşünürken aklıma gelen şey hakkında yazmak
-severek başladığım kitabı okumak
-film izlemek
-televizyonda yayınlanan dizimi izlemek

şeklinde bir sürü fikir var aklımda. sanıyorum ki bunları bir kenara yazıp en azından yapmam gerekenleri aklımda çıkarma yoluna gitmeyi seçtim en önce. bakalım, one by one, hepsini bu akşam hallediciim inşallah.

hay hobilerimin gözü kör olmasın tabi ama aklımda bu kadar takıntı olmasalar daha çok seviniciim.