29 Haziran 2014

[Grand Budapest Hotel.]

Dogrusu grand budapest hotel cok merakla bekledigim bir film degildi. Ama birkac yerde ismi karsima cikan bu filmi merak edip oyuncularina baktigimda kesinlikle izlemeye karar verdim. Neden mi? Ingiliz hasta ralph fiennes basrolde a dostlar!

Filmin konusu sempatik bir konu. Dogrusu ben ralph'i ask dolu rollerde gormeyi cok seviyorum. Ama bu adam oyle bir adam ki ne yapsa yakisiyor, her role gidiyor masallah! Kendisinin maceralarini izlerken maceralardan cok kendisini izledim diyebiliriz. Son izledigim filminden beri oyle ozlemisim ki...

Film hakkinda cok buyuk yorumlar yapmayacagim. Ama su kadarini soyleyebilirim. Filmin basinda bu maceralari oldugu gibi anlatiyorum diyen bir yazar cikiyor karsimiza. Hani mucizevi olaylara hazirlanin herseyi gercekci beklemeyin gibilerinden. Ben de kendimi tabii buna gore hazirlamistim. Ama dogrusu hic de oyle amantanrimyouuuv temali mucizeler gormedim. Sinema buyusuyle benimsenmesi basit olaylar vardi. Biraz hayalkirikligina ugradim desem yalan olmaz.

Onun disinda ilk kez bir wes anderson filmi izledim. Ilk algim bu yonetmenin cok asiriya kacmayan ve daha gercekci bir baz luhrman algisina sahip olmasi. Mekanlar arasi gecislerde, kameranin hizli yakin uzak cekimlerinde oyle bir hisse kapildim. Artik dogru bir tespit mi bilemiyorum ama galiba baz luhrman'in o asiriya kacan cilgin bakis acisina o kadar alismisim ki, bu minnosluk beni pek sarmadi. Guzel ama sarmadi iste.

Son olarak sembolizm konusu. Bu konuda cok cok cok sey yazabilir insan. Ama yazmayacagim. Cunku eminim insanlarin portrelerinden mesajlari almanin oldukca kolay oldugunu dusunuyor, trende olay yaratan gorev askiyla kor olmus zalim askerlerin ne askerini sembolize ettigini yazmaya gerek bile gormuyorum.

Hayalgucu sinirlari icinde, cok da asiriya kacmamis ama tatli bir hikaye grand budapest hotel. Secim sizin.