14 Mart 2016

[The X-Files Post Season 10.]

ben yeni dizilere başlarken, oscar adayları belli olurken, kıtalar yer değiştirirken inanılmaz birşey oldu ve x-files 6 bölüm uzatıldı sevgili seyirciler.

dizinin başına geçtiğimde -sanki yıllar geçmemiş, ben liseden mezun olmamış, mulder ve scully yaşlanmamış, 2 film izlenmemiş, oyuncular başka dizilerde oynamamış ve jenerik gibi aynı kalmışçasına- heyecandan yerimde duramıyordum.

karşımda en sevdiğim iki karakter vardı. bazen anlamadığım, bazen kızdığım. oraya tek başına gitme scully dediğim, öf artık uydurma be mulder diye söylendiğim, ya şimdi ne oldu yani nasıl bağlandı diye şaşkınlıklar içinde ekran başında kalakaldığım bu dizi yine önümdeydi.

dünya değişmiş, teoriler devlet aleyhine dönmüştü.

bu dizi için öyle bir soluk getirmiş ki.

yine enteresan hikayeler, yine tam ters köşe noktalar, yine uykularımı kaçıran hastalık senaryoları ve six feet under'dan yıllar sonra karşıma çıkan claire...

reyes, sigara içen adam, skinner, o poster! I WANT TO BELIEVE.

aynı anda fenerini yakan mulder-scully. fener ışıklarının birbirini kesip x harfini oluşturması, adeta filmin afişini karşımda görmem.

çok güzeldi dostlar. çok ama çok güzeldi.

son bölümün -artık dizi tamamen bitti mi yoksa devamı gelir mi bilinmez- bittiği noktada yine kalakaldığım anlarda hikayenin devamını hep biliyor, hem de bilmiyordum. ama kolum kaşınıyor, sırtımdan aşağı soğuk bir his iniyordu. çünkü bu dizi x-files'dı. kaç yıl ara verirse versin insanı koltuğun ucunda zıplatan x-files.

dilerim herkesin en sevdiği diziler 6 bölüm -6 hafta- hayata yeniden dönebilir. çünkü inanın tadına doyulmuyor.